FİSUN YALÇINKAYA

 

Bundan dört yıl önce Adriano Pedrosa ve Jens Hoffman tarafından düzenlenen 12. İstanbul Bienali’nin ‘İsimsiz’ temasına 1957 - 1996 yılları arasında yaşamış olan sanatçı Felix Gonzalez-Torres’in eserleri esin kaynağı olmuştu. Bienal vesilesiyle bu tarihte Türkiye’deki izleyiciler tarafından daha yakından tanınan sanatçının en tanınmış eserlerinden biri de sevgilisi Ross için yaptığı bu isimsiz, üçgen biçimli rengârenk şeker yığını. Güzel Ross Laycock, 1991’de Los Angeles’ta maalesef bir başkaları gibi, AIDS sebebiyle hayatını kaybetti. Sanatçı da sevgilisinin güzelliğini onunla aynı kiloda bir şeker yığınıyla dünyaya anlattı. Dahası izleyicileri şeker alıp yemekte özgür bıraktı. Böylece Ross tükenecek, tükendikçe başkalarının damağındaki tatta yaşayacak ve her eksilen şekerin yerine eserin üzerine yenileri eklenecekti. Ross’un portresi olan bu eser halen günümüzün en çok konuşulan en dramatik eserlerinden biri.