FİSUN YALÇINKAYA 

Yunan mitolojisinde tehlikeli sirenler, Çin mitolojisinde gözyaşlarından inciler saçılan güzel yaratıklar, Avrupalı masalcı Andersen'in masalında aşkı için ölen küçük denizkızı… Yarı balık yarı insan canlılar, tüm dünyada mitolojilere, masallara bu arada elbette defalarca sanata konu oldular. Sayısız denizkızı resmi, heykeli arasında şüphesiz en ünlüsü 1913 tarihli Danimarka’da yer alan ve Andersen’in masalını anmayı amaçlayan “Küçük Deniz Kızı” heykeli. O kadar da ünlü olmayan ama kucağında tuttuğu yarı insan-yarı balık çocuğuyla denizkızlarında pek rastlanmayan annelik özelliğini göstermesi bakımından nadir diyebileceğimiz bu resim ise İngiliz ressam Sir Edward Coley Burne-Jones’e ait. Eser, sanatçının 1880 - 1890 yılları arasında denizle ilgili masallara ve fantastik dünyaya özel bir ilgi duyduğu ve bu konuda bir dizi çizim yaptığı döneme rastlıyor. Suluboya tekniğiyle yapılmış resimde bir denizkızı bebeğine hava aldırırken görülüyor. 19. YY. sonlarında tam da Andersen masalını yazarken bir başka Avrupalı sanatçının düşünden canlanan bu resim, güzel efsaneleri anmak isteyenler için halen Londra'da Tate Müzesi'nde görülebilir.