FİSUN YALÇINKAYA

 

Maçka'da bulunan Antik Palace, 15 Şubat'a dek Türkiye'deki özel koleksiyonlardan derlenmiş oryantalist tabloların bir araya geldiği bir sergiye ev sahipliği yapıyor. 'Oryantalizm' adlı sergi bu kapsamda, ağırlıklı olarak 18. ve 19. yüzyılda yaşamış Antoine de Favray, Jean-Leon Gerome, Amadeo Preziosi, Félix Ziem, Adolf Kaufmann'ın aralarında bulunduğu sanatçıların eserlerini bir araya getiriyor. Böylece sergide özel koleksiyonlarda yer aldığından görülme şansının az olduğu eserler izleyiciyle buluşuyor. Sergiye dair merak edilenleri Turgay Artam'a sorduk.

 

 

Antik A.Ş.’nin 35. yıl etkinliği olarak gerçekleştirdiğimiz 'Oryantalizm' sergimizde Türkiye’deki önemli koleksiyonlarda bulunan oryantalist sanatçıların eserlerini sergiliyoruz. Sergimize değerli eserlerini vererek fedakârlık yapan Güner Akın, Lolita Amram, Arman Arıkan, Lucien Arkas, Mehmet Ali Aydınlar, Nezih Barut, Cengiz Çetindoğan, Erdoğan Demirören, Ömer - Ayşegül Dinçkök, Hanzade Doğan Boyner, Oya - Bülent Eczacıbaşı,  Acar - Zeynep Germen, Kezban Hatemi, Ender Mermerci, Mustafa Özkan, Necmettin Pamir, Kaya Turgut, Murat Ülker’e en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Değerli koleksiyoncularımızın verdikleri destekle gelecek nesillere örnek olacak bu önemli sergiyi gerçekleştirmemizde bize yardımcı olan başta Prof Dr. Zeynep İnankur olmak üzere tüm akademisyenlere, danışmanlarımıza ve şirket görevlilerimize teşekkür ediyoruz.

 

 

Değerli oryantalist tablolara sahip olmak çok özel bir ayrıcalık, bu tür eserler ancak köklü koleksiyonlarda görülebiliyor. 35 yıl içinde birçok oryantalist başyapıt eserin satışını gerçekleştirdik, en değerli eserlerin hangi koleksiyonlarda yer aldığını biliyorduk ve sergiye bu eserleri dâhil ettik. Sergilenen eserler dönemine damgasını vurmuş usta oryantalist sanatçıların İstanbul ve Osmanlı dönemlerine ait görkemli yapıtlarından oluşuyor. İstanbul ve Boğaz betimlemeleri ile başlayan sergimiz; Topkapı Sarayı, padişahlar, elçi kabulleri, saraylılar, harem, ve İstanbul’da günlük yaşamı konularını kapsıyor.

 

 

Beni en çok heyecanlandıran tablolardan biri 1700’lerin İstanbul’unu görmemizi sağlayan 'İstanbul Panoraması'. Fotoğrafın olmadığı, ressamlarımızın olmadığı bir dönemde Antoine de Favray İstanbul’u tuvallerine taşımış. O tarihteki İstanbul’u görebileceğimiz nadir görsellerden biri. 2007 yılında satışını gerçekleştirdiğimiz tablo yakından görülmesi incelenmesi gereken, izleyiciyi tarihi istanbul’a götüren bir başyapıt. Aynı şekilde Alberto Pasini, Jean-Leon Gerome, Fabius Brest, Guilemmet ve Rudolf Ernst’in eserleri de bakmaya doyamadığım bir ustalık sergiliyor.