FİSUN YALÇINKAYA

 

Kendi ifadesiyle, "Ben ruhumla severim" diyen Özgecan Aslan'ın bu sözleri artık mezarı başında, bir heykelin üstünde yazacak. 1939 doğumlu sanatçı ve akademisyen Mehmet Aksoy'un bir süredir Mersin'de 11 Şubat'ta 20 yaşında katledilen Özgecan Aslan'ın mezarı için hazırlamakta olduğu heykel tamamlandı. Aksoy, Milliyet'e yaptığı açıklamada heykelin açılışını cinayetle ilgili tutuklu üç sanığın yargılandığı davanın görüleceği mahkemeden bir gün önce gerçekleştirerek, davaya dikkat çekmek istediğini belirtti: "Heykel 7 Eylül'de mezara yerleştirilecek, 8 Eylül'de açılış yapılacak. 9 Eylül'de de mahkeme var. Onun için de istiyorum ki bu mezardaki heykelin açılışı etkili olsun. İnsanların mahkemeye katılımı artsın. Kızımızın arkasında durulduğu hissedilsin istiyorum."

 

Mehmet Aksoy özellikle kamusal alanlara yerleştirilen heykelleriyle sanatını halkla doğrudan buluşturan bir sanatçı. Aksoy, heykel sanatının kamuyla ilişkisine dair, "Heykel üçüncü boyut, her zaman etkili... Sözün bittiği yerde form başlıyor. Sözle ifade edemeyince müzikle, formla ifade ediyoruz. İnsanlar heykelden anlamıyor belki ama yine de üzüm heykeli köfte heykeli yaptırıyorlar. Heykel değil ama bir üçüncü boyutun etkili olduğunun farkında olduklarını gösteriyor bu durum. Bu heykel de vicdanlarda çoğalacak ve 'Melek gibi o çocuğun kolunu kanadını kıranlar, ona nasıl dokunabildiniz?' duygusu ortaya çıkacak.  İnsanlar vicdanlarında mahkum edecekler diye düşünüyorum. Kötülüğün, şiddetin karşısında her zaman da saflığın kazanacağını düşünüyorum. Çocuk saflığının gücünü çok etkili buluyorum. Bundan da vazgeçmemek gerektiğini düşünüyorum," diyor. Aksoy heykeli de bu saflıktan yola çıkarak kurgulamış: "Bu heykelde gökyüzüne açılan bir kanat yaptım. O kanadın içindeki boşluk sonsuzluğa işaret ediyor, öteki kanat koruyucu olarak mezarın üstünde duruyor. Bir de Özgecan Aslan'ın kendi sözleri yazıyor, 'Ben ruhumla severim'." 

 

Mehmet Aksoy, heykeli rüyasında gördüğünü ve ardından Aslan'ın ailesiyle iletişime geçtiğini de belirtiyor: "Babasına, ailesine göstermeden bunu elbette yapamazdım. Bir gece rüyamda heykel gördüm. Kalkıp çizdim. O çizdiğim eskiz heykelin aynısıydı neredeyse. Genel olarak da pek değişmedi. Ben onu üç boyutlu gördüm sanki rüyamda. Mersin'e gittim, ailesiyle konuşup anlattım durumu. 'Sizden bi şey talep etmiyorum bu benim sorumluluk alanıma girdi,' dedim. Yaşam üstüne ölüm üstüne konuştuk, babası bir düşün adamı gibi... Çok güzel konuşmalar geçti aramızda. 'Ben de ona hep meleğim derdim,' dedi babası."

 

Heykeltıraş, Mersin Belediyesi'yle birlikte aynı heykelin bronz versiyonunu ve Mersin'deki Özgecan Meydanı'na yerleştirmek planları olduğunu da belirtiyor.