Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » Viyana'daki açılışa tam not

Viyana'daki açılışa tam not

Viyana'daki açılışa tam not16 Şubat 2016 - 10:02 | Fotoğraf: Özge Balkan
Avrupa turnesine çıkan BİFO, Avusturya’nın başkenti Viyana’daki konserle salonu büyüledi. 1840 koltuklu Büyük Salon’u dolduran müzikseverler yaklaşık 2 buçuk saatlik performansı ayakta alkışladı
SELAY SARI
 
Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, 17 yıllık tarihinin en büyük sınavlarından birini 12 Şubat Cuma akşamı tam notla geçti. Dört konserlik ilk Avrupa turnesine çıkan orkestra, şef Sascha Goetzel yönetiminde Viyana’nın ünlü konser mekanı Konzerthaus’un 1840 koltuklu Büyük Salon’unu tamamen doldurdu, seyircilerin ayakta alkışladığı bir performans sergiledi.
 
Borusan Sanat’ın davetlisi olarak izleme şansı bulduğumuz konser, aslında orkestranın ilk Avrupa deneyimi değildi. BİFO, 2010 yılında Fazıl Say eşliğinde Salzburg Festivali’ni açmış, daha iki sene önce dünyanın en büyük klasik müzik festivali BBC Proms’a Türkiye'den davet edilen ilk orkestra olmuştu. Ancak 12 Şubat’ta Viyana’da başlayan, daha sonra Almanya’ya geçerek 14 Şubat’ta Friedrichshafen'de yapılan, 17 Şubat’ta Frankfurt ve 18 Şubat’ta Nürnberg’e uğrayacak olan turne, hem maddi hem de manevi açıdan orkestranın en iddialı projesi denebilir.
 
Nemanja Raduloviç, gerek imajı gerek his ve tekniğiyle salonu etkiledi. Fotoğraf: Özge Balkan
 
İkinci Dünya Savaşı sırasında bir toplama kampında hayatını kaybeden Çek besteci Erwin Schulhoff’un 28 yaşında yazdığı, konusunu Kolomb öncesi Meksika'da geçen bir efsaneden alan bale süiti ‘Ogelala’ konseri açtı. Orkestranın ikinci albüm kaydı 'Music from the Machine Age'de yer alan eser, adeta BİFO'nun keşfettiği ve keşfettirdiği sarsıcı bir çalışma. Bu hızlı ve cesur girişten sonra BİFO’ya son yılların en heyecan verici solistlerinden Sırp kemancı Nemanja Raduloviç'in katılması, salondaki farklı milletlerden seyircilerin koltuklarında daha da dik oturmalarına neden oldu. Romantik dönem bestecisi Max Bruch’un, keman repertuarının başlıca eserlerinden olan 1 No'lu Sol Minör Keman Konçertosu’nu seslendiren Raduloviç, gerek rock'ın olmazsa olmazı, siyah kıvırcık uzun saçlı gitaristleri çağrıştıran imajı, gerekse his ve tekniğiyle seyircilerin sevgi ve takdirini kazandı. Eser bitiminde üç kez alkışla sahneye çağrılan Raduloviç, üçüncü çıkışında Paganini'nin 24 no'lu Caprice'ini çalarak başarılı bir gövde gösterisi yaptı.
 
İkinci bölüm, orkestranın iki sene önce stüdyo kaydını da yapmış olduğu, Rus besteci Nikolay Rimsky-Korsakov’un eseri ‘Şehrazad’a aitti. Orkestranın baş kemancısı Pelin Halkacı Akın’ın büyük bir başarıyla solistliğini üstlendiği eserde orkestra daha sakin, daha ağır, sanki sınavda zamanını verimli kullanmaya çalışan bir öğrenci gibiydi. BİFO'nun bu tabiri caizse 'düşünceli' hâli, seyircinin ilgisini bir mıknatıs gibi çekmesine engel olmadı, esere eklenen ud ve kanun soloları ile düetleri de yorumu zenginleştirdi.
 
Şef Sascha Goetzel'in artık aşina olduğumuz zarif, balevâri sahne duruşu, 'Şehrazad' esnasında iyice vurgulandı. Eser bitiminde uzun süre kesilmeyen alkış sonrasında Goetzel önce memleketlilerine Almanca seslendi, sonra da sözlerini salona İngilizce aktardı. Özet olarak şunu dedi Goetzel: "Türkler ve Avusturyalılar'ın kahveden başka birçok ortak özelliği var, örneğin iki ulus da önyargının ne kadar kötü bir şey olduğunu biliyor. Sadece bu da değil, klasik Batı müziği orkestralarında kullanılan birçok enstrüman, Osmanlı'dan öğrenilmiş. Belki bu güzel orkestra ve yaptığı müzik, yüzlerce yıldan beri süregelen ilişkiye güzel bir gelecek biçmeye yardımcı olabilir." Bu konuşmanın ardından BİFO, konser finalleri için artık bir geleneğe dönüşen Ulvi Cemal Erkin’in ‘Köçekçe’si ile final yaptı.
 
 
Bu orkestraya bir salon lazım!
 
Borusan Filarmoni'nin en iyi performanslarından birini daha da güzelleştiren taraf, Konzerthaus ana salonunun harika akustiğiydi. Orkestranın kendi evi olan İstanbul'da böyle bir tınıyı yakalasa da yansıtma şansının olmaması, müzikal açıdan en doyurucu hâline ancak deplasmanda erişebilmesi tabii ki hüzün verici. Vakıf başkanı Zeynep Hamedi kendilerine yer gösterildiği takdirde, İstanbul'a bir konser mekânı kazandırmak istediklerini belirtti. Biz müzikseverlere düşen, o yerin hızlıca gösterilmesini ümit ve talep etmek. Ancak ondan önce Türkiye’de klasik müzik adına çok talihsiz bir zamanda adeta kurtarıcı misyonunu üstlenen orkestranın kurucularına, şeflerine, üyelerine ve yöneticilerine teşekkür etmemiz gerekiyor.
 
Aboneleri yurtdışında yalnız bırakmadı
 
Konserden önce bir araya geldiğimiz Borusan Kocabıyık Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi ve Borusan Sanat Genel Müdür Ahmet Erenli, orkestranın bin civarı abonman sahibinden 50 kişinin Viyana konserine geldiği bilgisini verdiler. Hamedi ve Erenli'ye göre abonman sahiplerinin orkestra üzerinde ciddi anlamda hatırı ve sözü var: Konser süreleri üzerinde şikayette bulunabiliyorlar, yaptıkları 'istek parçaları'nı sezon sonunda 'Sizin Seçtikleriniz' konulu konserlerde dinleyebiliyorlar.