Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Müzik » Ladino'ya hayat veriyor: Mor Karbasi

Ladino'ya hayat veriyor: Mor Karbasi

Ladino'ya hayat veriyor: Mor Karbasi16 Aralık 2017 - 12:12
Sefarad Yahudileri'nin kaybolma riski taşıyan dili Ladino'yu müziğiyle dünya çapında kitlelere ulaştıran Mor Karbasi, bugün saat 21.00'de Zorlu PSM'deki MIX Festival'de
SELAY SARI
 
İkincisi dün Zorlu PSM'de başlayan MIX Festival, hem yerli hem de dünyanın dört bir yanından yabancı sanatçıların sahne aldığı geniş bir müzik spektrumuna sahip. Selda Bağcan ve Boom Pam'dan Malili afro-blues topluluğu Ali Farka Touré Band'e, Fransız funk-caz grubu Electro Deluxe'e farklı renklerden müzisyenlere ev sahipliği yapan festivalin ilginç konuklarından biri, bugün saat 21.00'de sahne alacak Mor Karbasi. Kudüs doğumlu, müzik hayatına Londra'da devam ettikten sonra şu an Sevilla'da yaşayan Karbasi, Sefarad Yahudileri'nin İbranice ve İspanyolcayı birleştiren Ladino dili ve müziğinin günümüzde Yasmin Levy ile birlikte en önemli temsilcilerinden. Ladino dilinde şarkılar da yazan ve bu dilin kaybolmaması için özel gayret gösteren sanatçıyla konser öncesi konuşma fırsatı bulduk.
 
 
Başka birçok sanatçıyla beraber Ladino’ya dair ilgiyi canlandırmaya çalışıyorsunuz. Çabalarınız şu ana kadar ne kadar başarılı oldu?
 
Evet, hem Ladino’da hem de artık pek konuşulmayan başka lehçelerde, dünya çapında geniş kitlelere şarkı söylüyorum. Şarkı söylediğimde dinleyenlerin dili konuşmasalar da ne söylediğimi anladıklarını hissediyorum. İletmeye çalıştığım duyguların evrensel bir tarafı var ve bence bu doğru şekilde algılanıyor.
 
Londra’dan Sevilla’ya taşınmanıza ne sebep oldu?
 
Sıcaklığın eksik olması. Hava ve insanın ruh hâlini etkileyen sürekli bulutlu gökyüzünü kastediyorum burada. Ama aynı zamanda Sevilla’nın insanları çok sıcak ve renkli. Bana daha çok benziyorlar ve ben de kendimi daha çok evimde hissediyorum. Sıcaklığa ihtiyacım var, ne yapabilirim? Elbette müzik, ailemin geldiği yeri tanımak ve kendimi geliştirmek istekleri de beni buraya çekti. Burada kendimden bir parça buldum.
 
Sefarad kültürüne dair yaşadığınız en ilginç olay nedir?
 
ABD’de New Mexico kentinde verdiğim bir konserin sonrasında çok şaşırtıcı ve duygulandıran bir olay yaşadım. Konserde ağlayan bazı kişiler vardı, sonrasında gelip bana teşekkür ettiler ve zorla Hıristiyan yapılan ama Museviliklerini risklerine rağmen gizli gizli yaşamaya devam eden Kripto Yahudiler olduklarını açıkladılar. Ancak nesiller içinde Yahudi hafızasını kaybetmişlerdi ve niye yaptıklarını hatırlamadıkları hâlde Şabat’ta mum yakmak gibi âdetlere devam ediyorlardı. “Şimdi bunu niye yaptığımızı ve bunun ne kadar değerli olduğunu biliyoruz” dediler.
 
 
Ladino dilinde yeni parçalar yazmak ne kadar zor?
 
Bir yandan geleneksel şarkıları alıp canlandırıyor, daha güncel ve ulaşılabilir hâle getiriyorum, bir yandan da kendi neslimde bir kadın olarak kendi parçalarımı ve hikâyelerimi yazıyorum. Yaratım süreci şöyle işliyor: Önce tutku, sonra sözler, son olarak da ezgi kafamda oluşuyor. Sözleri basit bir şekilde İspanyolcaya çeviriyorum, sonra da Ladino dilinin kraliçesi Matilda Cohen Sarano çeviriyi Ladino’ya uyarlıyor. Bazen ben, bazen de annem Shoshana Karbasi sözleri yazıyoruz. Gitarist Joe Taylor da müziğime müthiş renkler ekliyor.
 
 
"Türkiye insanı açık fikirli ve meraklı"
 
Müziğinizin Türkiye seyircisi tarafından farklı bir şekilde algılandığını düşünüyor musunuz? Zira Sefarad kültürü ülkenin özellikle Batı bölgelerinde önemli ama gözardı edilen bir etkiye sahip.
 
Bence bu daha çok Türkiye insanının açık fikirli ve iyi bir müzik zevkine sahip olmasıyla ilgili. Meraklı olmalarını çok seviyorum. Söylediğim şarkılar bugün de bizim için önemli konularla ilgili. Üzüntüye, sevince, sevgiye, ölüme, ilhama ve özleme dair şarkılar söylüyorum. Bu şarkıların bazıları yıllar içinde söylenmiş ama bir kısmı da benim kendi yazdığım parçalar.