Sıcak Bodrum akşamları müzik esintileriyle serinlemeye deam ediyor. Önceki gün 15. Bodrum Müzik Festivali’nde akşam konserleri ilk olarak “Gün Batımı Konseri” ile başladı. Kemanda Elvin Ganiyev ve piyanoda Vassilis Varvaresos’nun oluşturduğu ikili D-Marin Turgutreis Amfitiyatro’da Schubert, Ravel, Liszt ve Franck gibi önemli bestecilerin eserlerinden oluşan bir seçki sundu.

Akşamın devamında bu kez sahne sırası D-Marin Turgutreis’te son dönemde adından sıkça söz ettiren çello sanatçısı Pablo Ferrandez’deydi. Geçtiğimiz günlerde dünyaca ünlü şef Gustavo Dudamel yönetimindeki Los Angeles Filarmoni Orkestrası’nın eşlik ettiği genç müzisyen bu kez Bodrum sahnesindeydi. Türkiye’nin en önemli şeflerinden İbrahim Yazıcı yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası’nın eşlik ettiği Pablo Ferrandez, Antonin Dvorak’ın Viyolonsel Konçertosu’nu seslendirdi.

Ayakta alkışlandı

Dvorak’ın ikinci ve son viyolonsel konçertosu olan eseri, Pablo Ferrandez’in parmaklarında Bodrum semalarına yayıldı. Viyolonsel ile harikalar yaratan, performans sırasında enstrümanıyla kurduğu bütünlükle dikkat çeken Pablo Ferrandez müzikseverler tarafından dakikalarca ayakta alkışlandı. Müzik otoriteleri tarafından en önemli viyolonsel sanatçılarından biri olarak nitelendirilmeye başlanan ve dünyaca ünlü pek çok orkestranın eşlik ettiği Ferrandez coşkulu alkışların ardından yeniden sahneye çıkarak solo bir performans gerçekleştirildi.

Say’ın Umut Senfonisi

Konserin ikinci yarısı ünlü şef İbrahim Yazıcı’nın konuşmasıyla başladı. Yazıcı, Türkiye prömiyerini yapacak olan Fazıl Say’ın dördüncü senfonisi “Umut” hakkında bilgi ve izlenimlerini müziseverlerle paylaştı. İlk kez Fransa’da seslendirilen ve yer yer adıyla tezatlıklar oluşturan “Umut Senfonisi”, caz esintilerinin de bulunduğu karanlık ve karamsar yapısıyla dikkat çekiyor. Bu karamsarlık senfoninin önemli bir bölümüne işlediği açık bir şekilde hissediliyor. Türkiye’nin geçmişte yaşadığı terör saldırılarının yarattığı travmayı yansıtan senfoni, son bölümünde karamsar havasından sıyrılıp ve geleceğe dair bir umudu yeşertiyor.Antonin Dvorak’ın Viyolonsel Konçertosu’nu seslendirdi.

Fazıl Say’ın “İstanbul”, “Mezopotamya” ve “Evren” adını taşıyan bestelerinden sonra dördüncü senfonik eseri olan “Umut”un Türkiye prömiyeri müzikseverlerin büyük beğenisini topladı. Performanstan sonra Fazıl Say, İbrahim Yazıcı ve Bilkent Senfoni Orkestrası ile birlikte dakikalarca ayakta alkışlandı.

Gece konserinde türler arası geçiş

Umut Senfonisi’nin ses getiren performansının sonrasında bu kez sırada Francesco Tristano vardı. The Marmara Bodrum’da gerçekleştirilen “Gece Konseri”nde piyanist Francesco Tristano, türler arası geçişler barındıran bir performansa imza attı. Lüksemburglu piyanist Bodrum’un ışıl ışıl görüntüsünün önünde klasik müzik ve elektronik öğeleri bir arada harmanladığı performansıyla dikkat çekti.