Leyla Erbil ‘Vapur’ ile uğurlandı
23 Temmuz 2013 - 10:07 | Fotoğraf: Sedat YıldızTürk edebiyatının usta kalemlerinden Leyla Erbil’in cenazesinde kırmızı kağıttan gemiler dolaştı elden ele... İçinde Erbil’in ‘Vapur’ öyküsünden bölümler yazılıydıGÜLDEN ÖKTEM
Türk edebiyatının usta kalemlerinden Leylâ Erbil'e son görevlerini yerine getirebilmek için Teşvikiye Camii'ndeydi dün, ailesi ve okurları. 58 yıllık yoldaşı için taziyeleri, kızı Fatoş Erbil ile birlikte kabul ediyordu yazarın eşi Mehmet Erbil... Bu sırada kırmızı kağıttan yapılmış gemiler dolaşıyordu elden ele. Üzerinde Leylâ Erbil'in "Vapur" isimli öyküsünden bölümlerin yazılı olduğu... Bu gemileri dağıtan ve okuldan hocalarıyla birlikte geldiklerini söyleyen ünivesite öğrencileri, "Böyle bir günde Leylâ Erbil'in en sevdiğimiz öyküsünü herkes okusun istedik," diyordu. Kitaplarını okudukları o dev kaleme, onu hatırlayacakları öyküyle veda ediyorlardı...
Kırmızı kağıt gemiyi Erbil'in naaşının başına bırakan öğrencileri gören yazarın yeğeni Mine Tokgöz, "Bu vapuru getirmişler. Leylâ teyzemin çok erken hikayelerinden birisidir 'Vapur'. Bir vapur öylesine giderken ve Boğaz'da hiç kimse ona bakmazken bir anda şahlanır, dans etmeye başlar," sözleriyle aktarıyordu Erbil'in öyküsünü...
Leylâ Erbil'i anlatırken ona "Leylâ Teyzem" diye seslenen Zeynep Altıok Akatlı ise gözyaşlarıyla anlatıyordu üzüntüsünü: "Çok önemli bir kalemi kaybettik. Türk edebiyatında onun yerini doldurmak tabii ki mümkün değil ama onun yapıtlarını yaşatmak için çabalayacağız bundan sonra..."
Dört ay önce yayımlanan son kitabı "Tuhaf Bir Erkek"i ithaf ettiği ressam Komet ise, "Gidiyoruz işte böyle... Kitaplar, eserler kalıyor geriye bir bir. Gençlere tavsiye ediyorum Leylâ Erbil okusunlar," diyordu. Erbil'in "Tuhaf Bir Erkek" kitabındaki resimlerde de imzası olan Komet, yazarın kitaplarının hiçbirinin eskimediğinin altını çiziyor ve ekliyordu: "Edebiyatı hâlâ çok kuvvetli, hep de öyle kalacak."
Cenazede konuşan gazeteci- yazar Yalvaç Ural, "Hem ustalarımızın arkadaşı hem de bizim ustamız" diye tarif ettiği Leylâ Erbil'in ardından şu sözleri ediyordu: "Edebiyatımızın en dik duran kadınlarında biri. Ve üstelik de yaşamı boyunca hiç ödün vermemiş. Ödüllere girmemiş. Sadece ustaca yazılarını yazmış. O yüzden edebiyatımız için çok büyük bir kayıp. Ve yeri asla doldurulmayacak bir isim. Belki onu, bundan sonra çok daha iyi anlayacaklar. Daha da iyi okuyacak insanlar kitaplarını..."
Gazeteciler, televizyonların kültür sanat muhabirleri, edebiyat dünyası, okurlar... Ellerinde kırmızı kağıttan vapurlarıyla, Leylâ Erbil'in omuzlardaki naaşını alkışlayarak uğurladılar. Zincirlikuyu Mezarlığı'na doğru giderken Erbil, gözlerde acılı bir 'boşluk' bakışı vardı. Yeri hiç doldurulmayacakların ardından oluşan...
Türk edebiyatının usta kalemlerinden Leylâ Erbil'e son görevlerini yerine getirebilmek için Teşvikiye Camii'ndeydi dün, ailesi ve okurları. 58 yıllık yoldaşı için taziyeleri, kızı Fatoş Erbil ile birlikte kabul ediyordu yazarın eşi Mehmet Erbil... Bu sırada kırmızı kağıttan yapılmış gemiler dolaşıyordu elden ele. Üzerinde Leylâ Erbil'in "Vapur" isimli öyküsünden bölümlerin yazılı olduğu... Bu gemileri dağıtan ve okuldan hocalarıyla birlikte geldiklerini söyleyen ünivesite öğrencileri, "Böyle bir günde Leylâ Erbil'in en sevdiğimiz öyküsünü herkes okusun istedik," diyordu. Kitaplarını okudukları o dev kaleme, onu hatırlayacakları öyküyle veda ediyorlardı...
Kırmızı kağıt gemiyi Erbil'in naaşının başına bırakan öğrencileri gören yazarın yeğeni Mine Tokgöz, "Bu vapuru getirmişler. Leylâ teyzemin çok erken hikayelerinden birisidir 'Vapur'. Bir vapur öylesine giderken ve Boğaz'da hiç kimse ona bakmazken bir anda şahlanır, dans etmeye başlar," sözleriyle aktarıyordu Erbil'in öyküsünü...
Leylâ Erbil'i anlatırken ona "Leylâ Teyzem" diye seslenen Zeynep Altıok Akatlı ise gözyaşlarıyla anlatıyordu üzüntüsünü: "Çok önemli bir kalemi kaybettik. Türk edebiyatında onun yerini doldurmak tabii ki mümkün değil ama onun yapıtlarını yaşatmak için çabalayacağız bundan sonra..."
Dört ay önce yayımlanan son kitabı "Tuhaf Bir Erkek"i ithaf ettiği ressam Komet ise, "Gidiyoruz işte böyle... Kitaplar, eserler kalıyor geriye bir bir. Gençlere tavsiye ediyorum Leylâ Erbil okusunlar," diyordu. Erbil'in "Tuhaf Bir Erkek" kitabındaki resimlerde de imzası olan Komet, yazarın kitaplarının hiçbirinin eskimediğinin altını çiziyor ve ekliyordu: "Edebiyatı hâlâ çok kuvvetli, hep de öyle kalacak."
Cenazede konuşan gazeteci- yazar Yalvaç Ural, "Hem ustalarımızın arkadaşı hem de bizim ustamız" diye tarif ettiği Leylâ Erbil'in ardından şu sözleri ediyordu: "Edebiyatımızın en dik duran kadınlarında biri. Ve üstelik de yaşamı boyunca hiç ödün vermemiş. Ödüllere girmemiş. Sadece ustaca yazılarını yazmış. O yüzden edebiyatımız için çok büyük bir kayıp. Ve yeri asla doldurulmayacak bir isim. Belki onu, bundan sonra çok daha iyi anlayacaklar. Daha da iyi okuyacak insanlar kitaplarını..."
Gazeteciler, televizyonların kültür sanat muhabirleri, edebiyat dünyası, okurlar... Ellerinde kırmızı kağıttan vapurlarıyla, Leylâ Erbil'in omuzlardaki naaşını alkışlayarak uğurladılar. Zincirlikuyu Mezarlığı'na doğru giderken Erbil, gözlerde acılı bir 'boşluk' bakışı vardı. Yeri hiç doldurulmayacakların ardından oluşan...
Etiketler: cenaze eşi Gülden Öktem Komet Leyla Erbil Mehmet Erbil öldü Tuhaf Bir Erkek Tuhaf Bir Kadın Vapur vefat Yalvaç Ural Zeynep Altıok Alatlı