Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Edebiyat » Dünya Barış Günü'nde uğurlandı

Dünya Barış Günü'nde uğurlandı

Dünya Barış Günü'nde uğurlandı01 Eylül 2016 - 06:09 | Fotoğraflar: Ünal Çam
29 Ağustos'ta tedavi gördüğü Yalova Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybeden Türkçenin büyük kalemi Vedat Türkali, dün Teşvikiye Camii'nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi
DİLAN ÖZDEMİR, NERGİS FIRTINA
 
29 Ağustos'ta hayata veda eden yazın ustası Vedat Türkali'nin naaşı, önceki gün hayatını kaybettiği Yalova'da düzenlenen tören sonrası dün İstanbul'a getirildi. Teşvikiye Camii'ne Türkali'yi son yolculuğuna uğurlamak için okurları, öğrenciler siyasetçiler, yazarlar, sanatçılar ve senaryolarından çekilen filmlerinde rol alan oyuncular geldi. 
 
Teşvikiye Camii'nin kalabalık avlusunu dolduran öğrenciler Che Guevara tişörtleri giyerek, Nâzım Hikmet'in şiirlerinden bölümler okudu. 
 
Aile adınana taziyeleri Vedat Türkali'nin kızı oyuncu ve yazar Deniz Türkali, oğlu Barış Pirhasan, müzisyen torunu Zeynep Casalini kabul ettiler. Ufuk Uras ve Akın Birdal da aile üyelerinin yanında durarak onlara destek verdiler. İstanbul'un çeşitli semtlerinden kaldırılan otobüslerle Teşvikiye Camii'ne gelen Türkali'nin okurları ellerinde, onun şiirlerinden bölümlerin olduğu pankartları taşıdılar. Yanlarında Türkali'nin kitaplarını getiren okurları cenaze namazı kılınana dek kitapları havaya kaldırdılar. 
 
Sevenleri Vedat Türkali'yi yalnız bırakmadı
 
'Mücadeleci bir dosttu'
 
Cenaze törenine katılan Türkali'nin yakın dostu Eşber Yağmurdereli, "Vedat Ağabeyi'nin neredeyse 100 yıllık bir ömrü oldu. Hayatını insanlık ideallerine adamış bir insandı. İyi bir yazar, iyi bir komünist, mücadeleci ve iyi bir dosttu. Bir insanda olması gereken bütün özellikler onda vardı" dedi ve ekledi: "Türkiye toplumu mücadeleci bir evladını kaybetti biz de iyi bir dostumuzu kaybettik. Her zaman arayacağız."  
 
Sanatçı Bedri Bakyam ise "Ulu çınar" dediği yazar ile ilgili olarak, "Toplumların tarihini ve vicdanlarını taşıyan; yazın, düşünce ve siyaset dünyasının ulu çınarları vardır. Vedat Türkali de bunlardan biriydi. Arkasında çok büyük izlerle birlikte, büyük dostluklar ve ilkeli bir yaşam bıraktı. Bıraktığı izlerle ve eserleriyle ölümsüz olması bir açıdan bizlere teselli oluyor" diye konuştu. 
 
Vedat Türkali'nin kızı Deniz Türkali'nin yakın arkadaşı olan ve törene katılan Hülya Koçyiğit ise şu cümleleri kurdu: “Türk edebiyatına katkıda bulunmuş, eserler vermiş dev bir sanatçıydı... Onu saygıyla anıyoruz. Beraber çalışmadık, fakat dostluğumuz vardı.” 
 
'Tutarlı ve üretkendi'
 
Vedat Türkali'nin çocukluk arkadaşı tiyatro sanatçısı Can Kolukısa da "Çocukluğumuzdan bu yana birlikteydik. Onun ilk ve son tiyatro oyununu 1971'de Halk Oyuncuları'nda biz oynadık" dedi ve ekledi: "Ama onunla birlikteliğimiz son birkaç senesine kadar hiç bitmedi. Bir süre önce İstanbul’u terk etmişti ama kalplerimiz hep beraberdi.”
 
Oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan ise "Bir ömür boyu tutarlılığı ve üretkenliğiyle, kararlılığıyla tanıdık; sevdik ve örnek aldık. Tesellimiz bize bıraktığı eserlerdir. Onları okumaya ve evlatlarımıza okutmaya devam edeceğiz" diye konuştu. 
 
Yeşilçam'ın önemli senaristlerinden Sefa Önal ise Türkali'nin cenaze töreninde şöyle konuştu: "Daha önceden, yönetmeniyle, oyuncusuyla, tiyatro yapanların sinemasıydı bizim sinemamız. Bizim sinemamıza çok katkı sağlayan güzel bir adamdı. Sağlam bir kültürden geliyordu. Yaşamı ve insan ilişkilerini çok iyi biliyordu. Sonra ona sinema dar geldi ve romana döndü. Sinemadaki başarısını da geçecek şekilde romanlar yazdı. Kendisi belki gitti ama eserleri yaşayacak." 
 
Teşvikiye Camisi'nde aralarında HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gülten Kışanak, Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, İstanbul Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan, Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü, CHP Milletvekilleri Gürsel Tekin, Barış Yarkadaş, eski CHP milletvekili Süleyman Çelebi, merhum siyasetçi ve yazar Mihri Belli'nin eşi Sevim Belli, Atilla Dorsay,  Hale Soygazi, Ercan Kesal, Genco Erkal, Müfit Can Saçıntı, Füsun Demirel, Göksel Arsoy ve Menderes Samancılar'ın da bulunduğu çok sayıda isim hazır bulundu. Kılınan öğle namazının ardından alkışlar eşliğinde omuzlarda taşınan Türkali'nin naaşı Zincirlikuyu Mezarlığı'na götürülmek üzere yola çıktığı sırada törene katılanlar da yürüyerek cenaze aracına eşlik etmek istedi. Polis topluluğa müdahale etti fakat daha sonra topluluğun Zincirlikuyu Mezarlığı'na kadar araca eşli etmesine izin verdi. Türkali'nin naaşı eşi Merih Pirhasan'ın yanına defnedildi. 
 
 
'Kitabını sahaflarda bulmuştum'
 
Vedat Türkali’nin, "Bekle bizi İstanbul" şiirini besteleyen Onur Akın da cenaze namazına katılan isimler arasındaydı. Akın, "1987 yılında sahaflardan eski bir kitabını bulmuştum. Orada ilk şiiriydi İstanbul şiiri, besteledim. O gün bugündür dimdik ayakta bir şarkı, ne mutlu ki böyle bir eserimiz var. Ne mutlu ki böyle bir insanı tanımışım. İnsan olmanın bütün değerlerini taşıyan, hayatı boyunca üretmiş, namuslu bir insanı kaybettik. Türkiye bugün iyi insanlar açısından bir kişi eksik" diye konuştu.
 
Cenaze namazı sırasında kalabalık içinden bir kişi, Vedat Türkali’nin "Bekle Bizi İstanbul" şiirini okudu. Bunun üzerine Teşvikiye Camii'nin imamı "Dua edelim diyerek" uyarıda bulundu.