Yaşam Şaşmazer Berlin’de izleyicileri bekliyor
“So flows the tide of things” sergisinde Yaşam Şaşmazer, insan olmanın anlamını farklı açılardan ele alarak dönüşüm, açıklık ve oluş süreçlerine odaklanıyor. Sanatçı, önceki sergilerinde sıklıkla kâğıt ile çalışırken, “So flows the tide of things” sergisinde ağırlıklı olarak pişmiş ve pişmemiş kil ile çeşitli döküm malzemeleri kullanıyor. Bu iki farklı hâl arasında gidip gelen sanatçı, kalıcılık ile geçicilik arasındaki gerilimi sorguluyor. Sonuçta kil de bir tür toprak; heykellerinin döngüsel bir sürecin parçası olduğunu ve sergide yalnızca şekillendirilmiş bir malzeme olarak değil, mekâna özgü bir öğe olarak da varlık gösterdiğini hatırlatıyor.
Sanatçının bu sergide yer alan yedi suluboya çalışması da benzer bir döngüselliğe işaret ediyor. Dairesel ve çekirdek benzeri formlar, başlangıçları veya bitişleri çağrıştırıyor; hafiflikleri ve akışkanlıklarıyla heykellerin oluşturduğu atmosferle tezat oluşturuyor. Hem suluboyalar hem de heykeller, sıcak ve organik tonlarıyla Şaşmazer’in sanat pratiğinde toprağın rolüne gönderme yapıyor.
