Londra’da Türkiye’nin desteklediği Neron sergisi
08 Haziran 2021 - 09:06
Tam 14 aydır ilk defa yurt dışında bir müzedeyim, Londra’daki British Museum’da “Nero: The Man Behind The Myth” başlıklı Roma İmparatoru Neron sergisinin açılışı için. Kovid-19 tedbirleri nedeniyle belli saat aralıklarında, sınırlı sayıda kişi içeri alınıyor. Elbette sergiyi gezerken maske takmak şart, ama yüksek tavanlı müzenin içinde maskesiz dolaşan da çok.
Önce sırada bekliyorsunuz, sıra yavaş ilerliyor ve doğrusu 14 ay boyunca kapalı mekânda sosyal mesafe kurallarına uymaya alıştıktan sonra bana zor geliyor bu kadar yakın mesafede sırada beklemek.
Serginin açılışında ziyaretçilerin yaş ortalaması epey yüksek, 80 üstü yaş grubunun rengârenk giyimleri ve sergiye ilgilerine hayran kalmamak mümkün değil.
Sonunda içeri giriyoruz İngiliz bir arkadaşımla.
Daha girer girmez karşımızda dev bir Roma İmparatorluğu haritası var, yanımdaki İngiliz arkadaşım hemen İstanbul’un yerini soruyor, gösteriyorum, Boğaz’ı göremeyince şaşırıyor, “İstanbul’daki deniz nerede?” diye soruyor, Boğaz’ın yerini de haritada gösteriyorum.
Derken Roma’yı yaktığı söylenen Neron’un hayat hikâyesine geliyoruz, 3 yaşında babasını kaybetmesinden sürgüne gönderilen annesinin daha sonra imparator olan büyük amcasıyla evlenmesiyle büyük amcası tarafından evlat edinilmesi ve tahta vâris olmasına, hatta 17 yaşında imparator olmasına ve daha sonra senatonun onu tahttan indirme kararı alması üzerine 31 yaşında intihar etmesine kadar ayrıntılarıyla.
Neron’un heykellerinden o dönemin takılarına, hatta el yazması kitaplarına birçok obje dikkat çekiyor.
MS 50’lerdeki el yazılarının güzelliğine şaşırmamak mümkün değil.
Yanımdaki arkadaşım her bilgiyi özenle okuyor, her vitrinin önünde uzun uzun duruyor.
Ama gelin görün ki ben tedirgin olmaya başlıyorum, bir süre sonra bu kadar karanlık ve kapalı bir alanda bu kadar yakın temasta sergiyi gezerken.
Bu arada serginin küratörü Francesca Bologna açıklıyor, “Neron da ‘fake news’un mağdurlarından, hakkındaki birçok efsane doğru değil” diye.
O dönem de ‘fake news’ olduğunun altını çiziyor.
Ben hızlı hızlı sergiyi gezip kendimi bir an önce açık havaya atmak istiyorum.
Serginin sonunda bir de bakıyorum ki serginin destekçileri arasında Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı da yer alıyor.
İngiliz arkadaşım “Bravo Türkiye’ye” diyor, benim de hoşuma gidiyor tabii.
Dileyelim yurt dışındaki sergiye destek olduğumuz kadar Türkiye’deki eserlere de, müzelere de sahip çıkalım.
Arkeoloji Müzesi’nin arşivinden depolara, hatta Atatürk Havalimanı’na taşınması planlandığı söylenen eserlere de daha iyi korunabilmesi ve hatta sergilenebilmesi için acil çözüm bulalım.
Hatırlatalım, British Museum’daki Neron sergisi 24 Ekim’e kadar devam edecek.