Kesintisiz sanat
26 Nisan 2022 - 10:04Seray Şahinler
Her sezon İstanbul’un müzik hayatına dinamizm katan bir yer Cemal Reşit Rey Konser Salonu. Klasik müzikten Türk Halk Müziği’ne, cazdan flamenkoya kadar müziğin her rengini programında harmanlayan bir repertuvara sahip. Bu anlayış İstanbul’un çok kültürlü kimliğiyle de örtüşüyor. CRR dünyanın önemli müzisyenleri ağırlayarak global müzik piyasasındaki varlığını da pekiştiriyor. Ocak ayında göreve başlayan yeni sanat yönetmeni Murat Cem Orhan ile CRR’nin projelerini ve yol haritalarını konuştuk.
CRR bu sezon konserlerin yanı sıra bir sanat merkezine dönüştü. Yeni yol haritasındaki hedefleriniz neler?
CRR’yi bir konser salonunun ötesine geçirerek, yaşayan bir kültür sanat mekânı olmasını ve böylelikle İstanbullulara çok katmanlı bir sanat deneyimi sunmayı amaçlıyoruz. Bu konuda göreve geldiğim Ocak ayından itibaren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı’nın sağlamış olduğu destek ile önemli adımlar attık. Bunları üç temel misyon çerçevesinde gerçekleştiriyoruz. Bu üç misyon: Duyarlı, anlamlı ve bilgilendirici olmak.
Fuayemizde konserler öncesinde “Ters Köşe” konseptiyle, konservatuvar öğrencilerinin gerçekleştirdiği mini konserlerimiz var. Bu konserlerle hem konservatuvar öğrencilerine imkân sunuyoruz hem misafirlerimizi dinlemeye geldikleri konser öncesi fuayede bambaşka bir müzik türü ile karşılayıp ters köşe yapıyoruz. Müzikolog Ersin Antep’in hazırlayıp yönettiği söyleşilerde farklı disiplinlerden uzmanları buluşturuyoruz. Senfoni orkestramızın ve Türk Müziği topluluğumuzun konserlerinin öncesinde gerçekleştirdiğimiz “Konser Öncesi” ismini verdiğimiz fuaye sohbetlerinde ise o akşam çalınacak eser ve besteci hakkında dinleyicinin bilgilenmesini sağlıyoruz. “Bu eseri hiç bu şekilde dinlememiştim” veya “Hikâyesini öğrenince bu eser daha da anlamlı hâle geldi” diyen dinleyicilerimiz var.
Müzikal programı hazırlarken neleri gözetiyorsunuz, hassasiyetleriniz neler?
İstanbul’un, Türkiye’nin ve dünyanın tüm renklerine açık ve duyarlı olmak. Burada sadece Batı müzikleri değil Rum, Sefarad, Pers, Afrika, Kelt, Uzakdoğu ve daha da sayabileceğimiz pek çok coğrafyadan müziğin konserleri oluyor. Kozmopolit İstanbul’un tüm değerlerini sahneye taşıyacak işler yapıyoruz. CRR’nin sahnesi herkese açık.
2022-2023 sezonunun ipuçlarını verebilir misiniz?
Yaz aylarında insanlar kapalı mekânlarda olmak istemiyor. Biz de bu sebeple yaklaşık üç ay ara veriyorduk. Şimdi arayı bu kadar açmayacağız. CRR artık dışarı çıkıyor. Açıkhava’da gerçekleştireceğimiz konserlerimiz dışında artık kendi prodüksiyonlarımızı da üretmek adına harekete geçmiş bulunuyoruz. Bu şimdilik sürpriz olsun.
Hem şef hem besteci
Orkestra şefi Murat Cem Orhan, lisans eğitimini Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera/Şan Bölümü’nde, yüksek lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı ve New York Brooklyn College of Music’te tamamladı. Dünya çapında çeşitli yerlerde ustalık sınıflarına imza attı. Bir opera sanatçısı olarak Siena kentindeki Accademia Chigiana Musicale’de Renato Bruson ile, Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da Raina Kabaivanska ile ABD’nin New York şehrinde Sherill Milnes, Ashley Putnam ve Catherine Malfitano gibi isimlerle çalıştı. Orkestra şefliğinin yanı sıra bestecilik kariyerini de sürdüren Orhan, 8. ve 9. Nejat F. Eczacıbaşı Ulusal Beste Yarışması’nda art arda “Bale Süti” ve “Bariton Aryası” ile birinci oldu. Opera sanatçısı olarak ulusal ve uluslararası yarışmalarda dereceler aldı ve 15’in üzerinde başrol seslendirdi. Orhan, Ankara Devlet Opera ve Balesi orkestra şefliği görevinde de bulundu.