Seray Şahinler - Hanefi Yeter yıllar önce bir sohbetimizde “Sanat uçsuz bucaksız bir derya. Bir yerinden tutunca bazen noksanlıklarınızı görüyorsunuz. Ama ben geriye bakmıyorum. Hep daha neler yaparım diye düşünürüm” demişti. Gerçekten de öyle… Hanefi Yeter, Türkiye’nin en üretken sanatçıları arasında. Sanatçının Anna Laudel’de gerçekleşen yeni sergisi “Vesile” de onun yarım asrı çoktan aşan sanat yolculuğunun son döneminden işleri sanatseverlerle buluşturuyor. Sergide yer alan 60’tan fazla eserin neredeyse tamamı sanatçının pandemiden bugüne kadar ürettiği işler… “Vesile”de sanatçının farklı teknik ve malzemelerle ürettiği çeşitli kompozisyon, resim, heykel, desen ve seramik çalışmaları yer alıyor.

 

 

Hanefi Yeter’in sanatının merkezinde ‘insan’ var. İnsanın sevinci, hüznü, hayal kırıklıkları, umutları, yalnızlığı, dayanışması yansıyor tablolara… Elbette ‘toplumsal yaşanmışlıklar’ da… Doğayla kurduğumuz ilişki de bu sürecin belirleyicilerinden. Sokrates’in “Sorgulanmayan bir hayat, yaşanmaya değmez” sözünden ilham alan sanatçı eserlerinde de yaşadığımız çağı sorguluyor ve “Sorgularsan ufkun açılır” diyor. Bunu yaparken de yaşamın döngüsünü takip ediyor. “Kelebek Etkisi”, “Şaşılası Dünya”, “Söz Var” gibi işlerle hayatın devingenliğini takip ediyoruz. Her şey kendi düzeni içinde ilerliyor; birbirinden besleniyor ve boyut değiştirerek birbirini tekrarlıyor. Bu düzene katkı sağlamak ise bizim elimizde. Yapan da yıkan da biziz. Tercih ettiğiniz değer sizi, siz yapıyor.

 

Hanefi Yeter’in doğa ve insan ilişkileri üzerine kurguladığı eserler hem doğanın bize sunduğu güzellikleri hem de insanlığın doğaya karşı tavırlarının sonuçlarını aktarıyor. Bir tarafta yağmur bulutları bir tarafta cayır cayır yanan ağaçları görüyoruz sanatçının 2022 tarihli “Af-et” adlı işinde. İki kata yayılan sergide antroposene yönelik çokça atıf var. Bir elinde çiçek tutan da bir elinde baltayla doğaya karşı duran da bizlerden başkası değil. Sanatçı eserlerinin insanlarda farkındalık ve duyarlılık yaratmasını hedeflerken sanatını bu değişimin bir parçası olarak görüyor.

 

 

 

Hanefi Yeter “Vesile”de tarihten, gelenekten, mitolojiden, evrimden referanslarla kadim bir masal da yazıyor aynı zamanda; “Yedi Uyurlar”, “Beş Güzel”, “Biri Uyanık” bu masalın en güzel renklerinden olsa gerek. Yeter, yeni işlerinde de şiir geleneğinden beslenmeye devam ediyor. Galerinin girişinde Nâzım Hikmet’in meşhur “Seviyorum Seni” şiirinden dizelerin yer aldığı tablo karşılıyor izleyicileri. Sergi boyunca tablolarda ve sanatçının bu sergi için Ayvalık yöresinden topladığı çömleklerde bu atıflara bol bol rastlıyoruz.

 

“Sevgiye pranga vuran zavallıdır” diyor 2019 tarihli işinde Hanefi Yeter. Yazının girişinde de belirttiğim üzere işlerin tamamı pandemi ve sonrasına, yani hayatımızın tamamen değiştiği, dış dünyayla ilişki ve iletişimimizi yeniden kurguladığımız dönemlere ait. Birbirimizden uzaklaştığımız, iletişimde yeni dinamikleri kurguladığımız, korktuğumuz, çokça paniklediğimiz bir dönemin hemen ardından gelen bu eserler iyiliğe, güzelliğe bir ‘vesile’ aslında. Sergi 11 Şubat’a kadar Anna Laudel’de görülebilir.