Özellikle iş hayatı ve arkadaşlık ilişkilerini ele alarak hemen herkesin bildiği ama kendine dahi itiraf edemediği kaygıları ve pişmanlıkları kahramanının gözünden analiz ediyor.

 

“Altüst”te, dışarıdan bakıldığında mesafeli hatta soğuk denebilecek genç bir kadın olan Ekin’in, iş hayatındaki beklenmedik gelişmeler sonrasında hırslarına yenik düşüp kontrolünü kaybettiğinde, ilk kez başarı kavramını sorgulaması, ardından o güne kadarki değerlerinin yerine koymak üzere girdiği arayış, hikâyenin merkezini oluşturuyor. Bu arayışta karşısına çıkan farklı insanlar, Ekin’in değişmez gibi görünen düzeninin dışına çıkmasını, onu da kendi yolculuklarının içine alarak hayatında farklı pencereler açmasını sağlıyor. Ekin’in aslında en ciddi ortamlarda bile şakasını içinde taşıyan biri olduğunu görmek okuru gülümsetiyor; onun çabalarına tanık oldukça doğru-yanlış, iyi-kötü kavramlarını yeniden sorgulatıyor. “Altüst” herkesi, uyumsuzlara ve benzemeyenlere farklı gözle bakmaya teşvik ediyor.