Müzenin bu adımının geçen yıl protestolarını sıklaştıran farklı grupların “Just Stop Oil/ Sadece Yağı Durdur” yazılı tişört veya pankartlarıyla yaptıkları eylemlerin ardından gelmesi aktivistlerin yüzünü güldürdü. Van Gogh’un “Ayçiçekleri” tablosuna domates çorbası, Gustav Klimt’in ikonik “Yaşam ve Ölüm”üne siyah boya atan, Johannes Vermeer’in “İnci Küpeli Kız”ına kendilerini yapıştıran aktivistler dünyanın pek çok yerinde ünlü eserleri hedef alarak hem dikkat hem de tepki çekmişti. BP ile ayrılık kararı alan British Museum ise yalnızca son yıllarda değil daha önce de Irak’ın işgalinde petrol devinin oynadığı rol nedeniyle büyük protestoların odağında olmuştu. 

 

 

 

Bu yılın şubat ayında BP ile sözleşmesi sona eren müze açık bir şekilde ilişiklerinin kesildiğini açıklamadığı için anlaşmanın yenileneceği ya da gizli bir şekilde devam ettirileceğine dair kaygıları içeren eleştiriler alıyordu. Geçen hafta müzeden gelen açıklama ile hiçbir sergi veya etkinliğin sponsorluğunu petrol devinin yapmadığı ve BP ile müze arasında sözleşme olmadığını doğrulandı. British Museum’un dışında yakın zamanda Tate, Ulusal Portre Galerisi, Royal Shakespeare Company, İskoçya Ulusal Galerileri, İskoç Balesi ile Royal Opera House gibi kurum ve topluluklarının da şirketle ortaklıklarını sonlandırması Birleşik Krallık’ın önde gelen sanat sponsorlarından olan BP’ye karşı tavır alındığını gösteriyor.