MÜJDE IŞIL- 2022 sanat dünyası, özellikle de sinema sektörü için oldukça önemliydi. Çünkü sinemaların çoğunlukla kapalı kaldığı, pandemi endişesiyle seyircinin salonlardan uzaklaştığı upuzun iki seneyi geride bırakmıştık. Dolayısıyla seyircinin yeniden salonlara dönüp dönmeyeceği, özellikle de pandemi sürecinde dijital platformlara odaklanmak durumunda kalan sinemaseverlerin yeniden, toplu olarak perdede yedinci sanatın büyüsünü deneyimlemeyi özleyip özlemediğini netleştirecek bir seneydi 2022. Hem dünyada hem de Türkiye’deki gişe sonuçlarına bakarsak “Sinema öldü” diyenlerin haksız çıktığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

 

 

2022’de her şey güllük gülistanlık değildi elbette. Sinemayla özdeşlemiş kahramanlarımızı kaybettiğimiz bir sene oldu. Canımız, biricik Fato’muz, Fatma Girik ve sinemamızın cesur yüreği Cüneyt Arkın bu sene aramızdan ayrıldı. Sinema yazarları açısından da zor bir seneyi geride bıraktık. Önce Murat Özer’i, ardından Agâh Özgüç’ü kaybettik. Çocukluğumuzun bir başka kahramanı, kadim yakışıklı Bruce Willis ise afazi hastalığı nedeniyle oyunculuğu bıraktığını açıkladı.

 

 

 

İlk filmden 13 sene sonra vizyona giren “Avatar: The Way of Water” da 2022’nin “Sinema sinemada izlenir” ve “Sinema ölmez” dedirten yapımı oldu. Aralık ayının ikinci haftasında vizyona giren “doğa dostu” bu yapım, James Cameron’ın ancak büyük perdede görsel ihtişamını deneyimleme fırsatı veren hayal gücüyle sinemaseverleri salonlara topladı. Türkiye’de ilk 10 günde 800 bin kişi tarafından izlenen yapımın dünya çapındaki hasılatı 900 milyon dolara ulaştı. 2023’te de vizyonunun süreceğini göz önüne alırsak öncülünün tüm zamanların en yüksek hasılatlı filmi unvanını egale edip edemeyeceği merak konusu.

 

 

Avrupa Film Ödülleri’nde En İyi Kurgu Ödülü kazanan, Antalya Film Festivali başta olmak üzere yurt içindeki festivallerden de büyük ödüllerle dönen “Kurak Günler”, senenin en iyi yerli yapımı olmakla kalmadı, seyirci sayısı açısından da hatırı sayılır bir başarıya imza attı. Yaklaşık 51,4 bin seyirciyle ülkemizi Cannes Film Festivali’nde temsil eden filmler arasında en yüksek açılışa imza attı. Seyirci sayısı toplamda ise 160 bini geçmiş durumda. Emin Alper’in siyasi güç üzerinden kötülüğü her cepheden anlattığı film, Özcan Alper’in “Karanlık Gece”si ile benzer yönleri ve Türkiye’yi Oscar’da temsil eden “Kerr” ile birlikte obruk metaforunu kullanmasıyla da dikkat çekiciydi.

 

 

 

Kim derdi ki, ‘80’lerin gençliğini pilot olmaya özendiren ve ABD propagandalı hikâyesi tek filmlik olan “Top Gun”ın 36 sene sonra devam filmi gelecek… Ve o ilkinden daha nitelikli bir devam filmi olacak, hatta dünya çapında elde ettiği 1.5 milyar dolarlık hasılatı ile 2022’nin en çok izlenen filmi, tüm zamanların en çok kâr eden 11. filmi olacak… Tom Cruise’un yaşlanmayıp tam tersine her “Mission: Impossible” filminde daha cesur bir aksiyon oyuncusuna dönüşmesinde bunun payı vardı ama “Top Gun: Maverick”in duygusal damarı da çok kuvvetliydi. Her şeyin otomatikleştiği, bilgeliğin değersizleştirildiği, insan hissinin yapay zekânın olasılıkları arasında kaybolduğu zamanda olgunlaşmanın, deneyip yanılmanın, tecrübenin, hissetmenin, emeğin önemini vurgulayarak eski kuşağın gönlünü hoş ederken uçuş sahnelerini efektsiz, dublörsüz çekerek gerçeklik hissiyle de genç kuşağı kucaklıyordu.

 

 

 

Box Office Türkiye’nin verilerine göre pandemi döneminde yani 2020’de sinema seyirci sayısı 17.5 milyon, 2021’de ise 12.5 milyon civarındaydı. Bu sene ise sayı 36 milyonu geçmiş durumda. Son iki senenin toplamından daha fazla olmasına rağmen son dönemin seyirci rekorunun kırıldığı 2017’nin 71 milyonu geçen seyirci sayısının neredeyse yarısı kadar. Ama önümüzdeki senelere umutla bakmamızı sağlıyor yine de. “Bergen” filminin 5.5 milyon seyirciye ulaşması, zaten sevilen biyografik filmlerin derdini ajitasyona meyletmeden anlatmasının seyirci tarafından da ödüllendirildiğinin kanıtı. Farah Zeynep Abdullah, bu filmdeki performansıyla senenin en iyi kadın oyuncusu olarak nitelendirilmeyi hak etti. Kadın cinayetlerinin, kız çocuklarına yönelik istismar haberlerinin her gün yüreğimizi daha da dağladığı gündemde doğru zamanda doğru yerde durmayı başaran bir yapım oldu “Bergen”.