Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Orhan Tüleylioğlu | Sessizliğin kraliçesi
02 Temmuz 2014 - 10:07 | William Shakespeare ve John Fletcher, "Cardenio"yu birlikte kaleme almışlardı.
Leydi, Shakespeare’in şaşırtıcı imgeleminden çıkmış en gizemli kadın karakteriydi. Yazar Leydi’yi mükemmel kadının temsilcisi olarak yaratmıştı
Oyunları ve şiirleriyle 400 yıldır bütün dünya okur ve seyircilerini etkilemeyi sürdüren efsanevi yazar William Shakespeare’in "Cardenio" adlı eseri ilk kez Türkçe’de.
 
Shakespeare’in yardımcı yazarı John Fletcher ile birlikte yazdığı iki oyundan biri olan "Cardenio", aşağı yukarı yazarın son deha ürünü "Fırtına"dan bir yıl önce yazılmıştı. Bu oyunun 1613 yılında Kral I. James’in sarayında oynandığı biliniyordu, ama oyun kayıptı. Shakespeare hayranları yıllarca bu oyunun metnini bulmak için çaba harcadılar. 
 
Cardenio’nun metni, 146 yıl sonra eksantrik bir antikacı olan John Waburton’ın ölümünden sonra yapılan müzayedede birden ortaya çıktı ve 14 şilinge satıldı. Bu metni alan Philip Carteret Webb 1771’de ölünce, kitapları ve bazı yazmalar açık artırma ile satışa çıkarıldı. Bunların arasında "The Second Maiden’s Tragedy" adıyla "Cardenio" metni de vardı. Metni Lord Shelburne olarak tanınan Landsdowne Markisi satın aldı. Markinin ölümünden sonra, kitaplarıyla birlikte bu oyun metni de British Museum Kütüphanesine satıldı. Kütüphaneye satılmasıyla birlikte bu konuyla ilgilenen bilim adamları için de araştırma yolu açılmış oldu. Bu oyun Shakespeare’in adıyla 1824’te basıldı.
 
"Cardenio"nun, esin perisi Cervantes’in Don Quijote’deki “The History of Cardenio” başlıklı öyküsüydü. Cervantes’in bu yapıtı 1612 yılında İngilizce’ye çevrilmiş ve yayımlanmıştı. Shakespeare, “Cardenio’nun öyküsü”nden etkilenmişti; o ve yardımcı yazarı John Fletcher ile bir tragi-komedya yazmak üzere kolları sıvadı. Baş kişilerin adlarını değiştirdi. Leydi Lucinda’ya sadece Leydi derken, Kral Fernando’nun adını da Zorba koydu. Ama baş oyun kişisi Cardenio’nun adını Govianus’a değiştirdiği halde, oyunun adını Cardenio olarak bıraktı. Shakespeare ana olay dizisini, Fletcher ise ikincil olay dizisini yazdı. Govianus-Leydi-Zorba karakterleriyle gelişen ana olay dizisi ve bunlara ilişkin tüm sahneler Shakespeare, Anselmus-Camilla-Votarius karekterleri arasında gelişen ikincil olay dizisinin büyük bir kısmı da Fletcher tarafından yazıldı. Son düzeltmeleri yine Shakespeare yapmıştı.
 
Leydi, Shakespeare’in şaşırtıcı imgeleminden çıkmış en gizemli kadın karakteriydi. Yazar Leydi’yi mükemmel kadının temsilcisi olarak yaratmıştı; güzel, akıllı, masum, iradeli, cesur ve sevdiğine ve sevdiğinin ideallerine bağlı bir kadın. 
 
İktidar, zorbalık, aşk, iffet ve ölüm öğeleriyle şekillenen tragedyada kadınların sahip olduğu değerlerin üstünlüğü vurgulanır. Shakespeare tarafından yazılan ana olay dizisinin atmosferi ateşli ve yoğundur. Zorba olarak anılan Kral Fernando tahtı zorla ele geçirmiş ve Govianus’un (Cardenio’nun) sevgilisine göz dikmiş biridir. Kral olmanın gücü ya da zenginliği onu fazla ilgilendirmez. İlk başta hoşgörülü ve nazik biri gibi görülen Kral Fernando’nun aslında bütün değerleri yok sayan bir Zorba olduğunu çok geçmeden anlarız. Tahtı gasp etmesinin en büyük nedeni tutkun olduğu Leydi’yi kendi kraliçesi yapmak içindir. Bu yönden ilk bakışta Leydi’nin babası Helvetius’tan destek görür. Helvetius krallık içindeki yerini daha yükseklere taşımak için buna rıza gösterir. Kızı buna itiraz eder, ama o kızıyla yaptığı sert tartışmaya karşın, arabuluculuk yapmaya söz verir.
 
Bu arada Govianus ile Leydi’nin en etkili ve ikna edici konuşması karşısında Helvetius hatasını anlar ve kızının yanını tutar. Zorba’nın Leydi’ye olan tutkusu bir takıntı durumundadır. Leydi’yi yakalamaları için askerler gönderir. İşte bu Zorba’nın en büyük hatası olur; Leydi, Govianus’un kılıcını alıp kendini öldürür. Bunu duyan Zorba çılgınca bir kararla Leydi’nin cesedini mezarından çıkarıp saraya getirir. Hamlet’teki ve Macbeth’teki gibi, Govianus, Leydi’nin cenazesinden sonra, dua etmek için onun mezarına gider. Ama mezarda Leydi’nin hayaleti Govianus’a gerçeği anlatır: “Ben şimdi saraydayım, onun yatak odasında”.
 
Zorba, solgun yüzlü cesedi görsel olarak canlandırmak için cesedin yüzünün renklendirilmesini ister ve bir makyaj uzmanı bulunmasını emreder. Makyaj uzmanı gelir, bu kılık değiştirmiş olan Govianus’tur. Govianus cesedin dudaklarına zehirli bir boya sürer. Zorba büyük bir tutkuyla cesedi kucaklar ve dudaklarından öper, az sonra da ölür.
 
Oyunun sonunda Govianus (Cardenio) yeniden tahta geçer. Helvetius ve soylular yanındadır. Govianus yeniden mezarına konularak huzura kavuşturulan sevgilisi Leydi’yi ilk ve son kraliçe ilan eder: “Onun kararlı sadakati bizi de güçlü kılsın./ Bu barış sarayına geldiği andan bu yana,/ Sessizliklerin Kraliçesi olarak hüküm sürsün.”
 
Seyircinin fantezi dünyasına daha çok rağbet ettiğini gören Shakespeare, son yıllarında romanslara yönelip o büyük tragedyalarındaki gerçekçiliği terk etmişti. Son dönem oyunlarından biri olan ve üstün şiir gücünü yansıtan "Cardenio", hızlı gelişen olay dizisi, sert çatışmalar, müthiş bir merak öğesi, zorunlu sahneler, başarılı bir konuşma örgüsü ve mükemmel oyun kurgusu ile övgü toplamıştı.
 
(Cardenio/ William Shakespeare ve John Fletcher/ Çeviren: Özdemir Nutku/ T. İş Bankası Yayınları)