Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Eser Rüzgar | Yusuf Eradam'dan "Edepsiz Gül"

Yusuf Eradam'dan "Edepsiz Gül"

21 Haziran 2014 - 04:06 | Yusuf Eradam, Eser Rüzgâr ile.
Albümde bir hayat kadınına yazılmış “Patiska” isimli şarkı, Gezi olayları sırasında hayatlarını kaybeden gençler için yazılmış “Hayat Ağacı” isimli şarkı da var

“Çocukları Öldürdüler / Oyunlarda durmadan yenmeyi öğrettiler / Bir büyük oyunda sonra yenildi çokları”    

Şükrü Erbaş

 

Sanatla bir şekilde ilgilenen, sanatın çoğaltıcı/iyileştirici gücünü hisseden kişi sadece bir dalıyla yetinmiyor çoğu zaman. Profesör Yusuf Eradam da böyle insanlardan; akademisyen, yazar, şair, çevirmen, fotoğraf sanatçısı… Tabir yerindeyse on parmağında on marifet olanlardan. Bir de tatlı sohbet ki her seferinde yeni ufuklara açılmak mümkün onunla. Yağmurlu bir Cihangir sabahında buluşuyoruz, yeşil kazağı ve siyah yeleğiyle gönülden bağlı olduğu Darüşşafaka’nın renklerini taşıyor üzerinde o gün.

 

Kendine ait ve çeviri şeklinde toplam 20 kitaba imza atan, yaptığı akademik yayınları alt alta sıraladığında 25 sayfayı geçen Eradam, bu sıralar farklı bir heyecan yaşıyor. Yıllardır biriktirdiği bestelerini  ve şiirlerini  “Edepsiz Gül” adıyla bir albümde topladı, albüm geçtiğimiz günlerde raflarda yerini aldı.

 

“Kendimi bildim bileli şarkı söylerim” diyor Eradam, ilk ezberlediği şarkı da çocukluğunun geçtiği Niğde’de teyzesinin toprak damında açık hava sinemasında izlediği “Sangam Arkadaşımın Aşkısın” filmindeki Hintçe şarkı olmuş.

 

Babası ud çalan ablalarının da sesi güzel olan bir aile de büyüyor. Sonra Darüşşafaka’ da halk müziği korosunda solo türküler söylerken lise yıllarında ise “Maydanozlar” isimli grupta bu kez rock şarkılar söylüyor Eradam.  Hacettepe’de okurken besteler yapmaya başlıyor ve bestelerinden “Yaşayamam”  1983’te “Kaç Para?” ise 1984’te Eurovisiyon şarkı yarışması Türkiye finalinde yarışıyor.  “Kaç Para?”yı o yıl TRT’nin önerisiyle Kayahan seslendiriyor.

 

Hacettepe Üniversitesi  Sanat Müziği Korosuna devam eden Eradam,  TRT’nin Türk Sanat Müziği korosunun sınavlarını kazanıyor.  Akademisyen olma isteği ağır bastığından o yıllar TRT’ye devam etmiyor. Ankara’da akademisyenliği devam ederken bir yandan da yarı zamanlı konservatuarda bir süre eğitim alıyor. Bu arada müzik yolunda hep bir yol gösterici arıyor.  Timur Selçuk  “Beste yapıyorsun ama nota bilmiyor, müzik aleti çalmıyorsan bu iş olmaz” diyor. Atilla Özdemiroğlu hocalıkla müzisyenliğin aynı anda yürümeyeceğini,  seçim yapması gerektiğini söylüyor.  12 yaşında Darüşşafaka’da okurken kendiden bir alt sınıftaki öğrencilere ders veren yaşamını öğretmek ve öğrenmek üzerine kurmuş olan Eradam için bu kolay bir tercih değildir elbette o yıllarda.

 

 

1990’lı yıllarda Anadolu Halk Ezgileri grubunda birlikte yer aldığı Fatih Yaşar’la yıllar sonra tekrar karşılaştığında bestelerini albüm haline getirme kararı alıyor. Kalan Müzik'ten Hasan Saltık’a gönderiyor bestelerini, Hasan Saltık da ona “Hoca bu kadar senedir nerelerdeydin?” diyor. Eradam da kitaplarını göstererek esprili bir dille “Size kendimi beğendirmek için bunları yazıyordum” diyor. 2013 ağustosunda başlayan çalışmalar yaklaşık bir yıl sonra bu haziran ayında bitiyor.

 

“Edepsiz Gül” albümündeki  14 şarkının bestesi  Yusuf Eradam’a ait, birçok söz de.  Albümün içinde Sunay Akın, Gülten Akın, Şükrü Erbaş, Salih Bolat, Behçet Aysan gibi çok değerli şairin şiirlerinden oluşan şarkılar da var. Albüm fotoğraflarının birçoğu da yine Yusuf Eradam’a ait. Eradam daha önceki fotoğraf sergilerinin gelirini bağışladığı Darüşşafaka Cemiyeti’ne bu albümün gelirini de bağışlayacak. Bu nedenle korsan dağıtıma itibar edilmemesi pek mühim.

 

Albümde bir hayat kadınına yazılmış “Patiska” isimli şarkı, Gezi olayları sırasında hayatlarını kaybeden gençler için yazılmış “Hayat Ağacı” isimli şarkı da var. Albümün adını taşıyan “Edepsiz Gül” de “Ay batıyor, ah ay batıyor/ Bahçemde bir gül edepsizce kokuyor” diyen şair, 60 yaşına gelip hâlâ yaşama sevincini, tutkularını yitirmeyen insana vurgu yapıyor. Şarkıların naif, duygusal,  insanları özellikle çocukları seven,  içindeki çocuğu hiç büyütmeyen birinin kaleminden ve dudaklarından döküldüğü pek aşikâr.

 

Yusuf Erdam’a bahçesindeki edepsiz güllerin kokularıyla dolu uzun bir yaşam dileğiyle…

 

Kaç Para

 

Doğrusunu söylemeli çocuğa

Doğrusunu söylesin korkusuzca

Yüreğinde filizlenen o sevgi insanlığa

Neden usulca pas tutar umutlar

Neden parayla ölçülür sevdalar

Parayla alınmaz ne değerler var bu dünyada

 

Kaç para mavilerde yürüyebilmek?

Kaç para gökyüzünde koşabilmek?

Kaç para çocukları hep dost edinmek?

Kaç para? Kaç para?

 

Yüreğini koyarsın bir avucuna

Düşünceni de diğer avucuna

Ellerinde can bulan o sevgi insanlığa

Neden usulca pas tutar umutlar

Neden parayla ölçülür sevdalar

Parayla alınmaz ne değerler var bu dünyada

Kaç para zamandan önde yürüyebilmek?

Kaç para özgür ve doğru düşünebilmek?

Kaç para güzel bir dünya kurabilmek?

Kaç para? Kaç para?

Yusuf ERADAM