Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Yazarlar » Asu Maro | Filmin içinden kadın geçsin bari

Filmin içinden kadın geçsin bari

11 Ekim 2021 - 09:10
58. Altın Portakal Film Festivali’nde erkek varoluş sıkıntılarına şahit olduk. Herhalde kadınlar dertsiz olduklarından pek kendilerine yer bulamıyorlar filmlerde...

Asu Maro

 

Antalya’da bir haftalık film koşturması nihayete erdi ve her zamanki gibi akıllarda en çok ödül gecesinden sahneler, hatta en çok da bir sahne kaldı. Şu zor dönemde ortaya ilk kez seyirci yüzü gören 10 uzun metrajlı film, dokuz belgesel, 12 kısa film çıkmışken biz Tamer Karadağlı mı konuşuyor olmalıydık, bu da işin eğlenceli kısmı diyerek avunalım.

Olması gereken noktadan başlarsak, 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali geçen yılki gibi pandemi koşullarına uygun şekilde açıkhava gösterimleriyle gerçekleşti. En İyi Film Ödülü’nü Ferit Karahan’ın “Okul Tıraşı” alırken En İyi Yönetmen Ödülü ise “Kerr” filmiyle Tayfun Pirselimoğlu’nun oldu. Festival geçen yılki gibi pandemi koşullarına uygun şekilde açıkhava gösterimleriyle gerçekleşti. Bütün hayat felç olmuşken ortaya taptaze filmler çıkmıştı, üstelik ulusal yarışmadaki 10 filmden beşi ilk filmdi. Her şeye rağmen yeni yönetmenler yetişiyor, insanlar sinema yapmaya cesaret ediyor, filmlerini seyirciyle buluşturuyordu, bu başlı başına şahane bir şey. Ayrıca etkileyici konuşmasıyla ödül gecesine damgasını vuran jüri başkanı Emin Alper’in dikkat çektiği gibi, filmlerin çoğunda bir ortak tema vardı: Vicdan ve suçluluk duygusu. Farklı bakış açıları, farklı dünyalar ama bir şekilde sinemamız insanlığın vicdan muhasebesini yapmaya soyunmuş demek çok yanlış olmaz ve sevindirici olur tabii. Araban Var mı? Değerini Merak Ediyorsan Şimdi Öğren! arabam.com 

Öte yandan her zamanki gibi sebepsizce bunalan erkeklerin varoluş sıkıntılarına şahit olduk, suskun, yorgun, bezgin yurdum erkeği hâlâ sinemamızın favori karakteri. En çok onların canı sıkılıyor nedense. Yakın planlarda bu kadar çok sigara içmeye devam ederlerse en azından gerçek bir sebepleri olacak mutsuz olmak için.

Buna karşılık herhalde kadınlar dert üstü, murat üstü olduklarından pek kendilerine yer bulamıyorlar filmlerde. Jüri üyelerinden Hazal Kaya’nın En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü açıklarken söylediği gibi 10 adet filmin sadece üçünde (“Zuhal”, “Birlikte Öleceğiz”, “Diyalog”) bu ödülün verilebileceği kadın rolü vardı. Onun dışında yok kadın. Bakın, beklenti çıtasını kadın hikâyesinden, iyi yazılmış kadın karakterden falan alıp “filmin içinden kadın geçsin bari”ye çekmiş durumdayız. Nitekim jüri de öyle bir fırsat yakalayınca hemen değerlendiriyor. Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü nefis performanslarıyla Nezaket Erden (“İki Şafak Arasında”) ve Özay Fecht (“Kafes”) arasında paylaştırıldı.

 

Kadın yönetmen 10’da 1!

 

Kanayan yaramız “kadın yönetmen” yine 10’da 1 oranındaydı; son derece farklı bir dünyası ve dili, Nihal Yalçın’ın yorumuyla kanatlanmış inandırıcı, çok boyutlu bir karakteri olan “Zuhal”in yönetmeni Nazlı Elif Durlu. Çok ışıklı, çok tatlı bir ilk filmdi, bence En İyi İlk Film Ödülü’nü de hak ediyordu, umarım daha çok hikâyeler anlatacağı uzun ve daha açık bir yol vardır Durlu’nun önünde.

Evet, geldik Nihal Yalçın’ın ödül konuşmasına. Daha doğrusu o ödül konuşması yaparken arkasında yüzünü ifadeden ifadeye sokarak huzursuzlanan Tamer Karadağlı’ya. Kendisi En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü takdim etmek üzere davet edilmişti. Herhalde kadın oyuncu ödülünü “taş fırın erkeği” lakaplı dizi karakteriyle tanınan bir aktör verse ne enteresan olur diye düşündüler, oldu gerçekten. O anda sahnenin tek ve en haklı sahibi olan kadının konuşması sırasında saatine bakıp herhalde uzun konuştuğuna hükmetti, araya girip heykelciği eline tutuşturdu, Nihal Yalçın “Sus artık mı demek istediniz?” deyince de konuşmayı nasıl yapması gerektiğini ona tarif etti. “Elinizde ödülünüzle konuşun, bakın bu şekilde de kaldırın”. Sonuç: Altın Portakal gecesinde sosyal medyanın gözdesi Tamer Karadağlı oldu. İyi tarafından bakalım: Bundan sonra “erkek” ve “izah etme” sözcüklerinden oluşturulmuş “mansplaining”in ne demek olduğunu birine anlatmak gerekirse yorulmayacağız, açıp o sahneyi izletmek yeterli olacak.

 

Festivalden birkaç not

 

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ve aynı zamanda Festival Başkanı olan Muhittin Böcek, bu yılki konuşmalarında en büyük ağırlığı Manavgat’ta başlayan orman yangınlarına verdi. Zaten festivalin afişinde de ağaç teması vardı. Fakat işin güzel yanı olayın lafta kalmayıp bir Altın Portakal Hatıra Ormanı’nın hayata geçirilmesi oldu. Bu yılki festival konuklarının diktikleri fidanlarla kurulan orman, her yıl yeni fidanlarla büyüyecek.
En çok konuşulan ödüllerden biriyse Sinema Yazarları Derneği’ninki oldu. Zira Necip Çağhan Özdemir imzalı “Bembeyaz”, yıldız tablolarında eleştirmenlerden en düşük notu alan filmlerden biriydi. SİYAD başkanı Okan Arpaç’ın ödülü verirken “İstanbul sözleşmesi yaşatır” demesinden tahmin ettiğimiz üzere bir kadın cinayetini işliyor olmasının da payı vardı bu tercihte. Ancak kadın cinayetini ölen kadını hiç umursamadan tamamen katilin açısından anlatmaya kalktığımızda ortaya çıkan sonuç tam da öyle olmuyor. 


En çok konuşulan filmlerden biri, Audrey Diwan imzalı “Kürtaj” oldu. Kürtajın yasal olmadığı 60’lı yılların Fransa’sında geçen ve izlemesi zor sahneleri olan filmin gösterimi iki kez bayılan seyirciler nedeniyle kesildi, ambulans ve doktor geldi, bayılan seyirciler sedyeyle taşındı, film devam etti. 

 

Nihal Yalçın, “Zuhal”le En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı.

 

İşte 58. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin kazananları

 

Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması

 

Uluslararası Uzun Metraj

Jüri Özel Ödülü: İkinci Gece - Ali Tansu Turhan

En İyi Kısa Film: Siz Biraz Uzak Kaldınız - Elif Refiğ

 

Ulusal Belgesel Film Yarışması

Jüri Özel Ödülü: Bekleyiş - Aslı Akdağ

En İyi Belgesel Film: Her Şey Dahil - Volkan Üce

 

Film Yarışması

En İyi Uluslararası Film: Libertad - Clara Roquet

En İyi Yönetmen: Paz Fábrega - Aurora

En İyi Kadın Oyuncu: Claudia Grob - Aile / The Fam

En İyi Erkek Oyuncu: Petri Poikolainen - Titanik’i Seyretmek İstemeyen Kör Adam / The Blind Man Who Did Not Want To See Titanic

 

Ulusal Uzun Metraj

Film Yarışması

En İyi Film: Okul Tıraşı - Ferit Karahan

Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü: İki Şafak Arasında - Burak Çevik, Diloy Gülün, Selman Nacar

Behlül Dal En İyi İlk Film Ödülü: Anadolu Leoparı - Emre Kayiş

En İyi Yönetmen: Tayfun Pirselimoğlu - Kerr

Cahide Sonku Ödülü: Ezgi Baltaş, Feride Çiçekoğlu

En İyi Senaryo: Ferit Karahan, Gülistan Acet - Okul Tıraşı

En İyi Kadın Oyuncu: Nihal Yalçın - Zuhal

En İyi Erkek Oyuncu: Tarhan Karagöz - Kafes

En İyi Görüntü Yönetmeni: Özgür Eken - Bağlılık Hasan

En İyi Müzik: Nikos Kypourgos - Kerr

En İyi Kurgu: Sercan Sezgin, Ferit Karahan, Hayedeh Safiyari - Okul Tıraşı

En İyi Sanat Yönetmeni: Billur Turan - Anadolu Leoparı

En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Nezaket Erden - İki Şafak Arasında / Özay Fecht - Kafes

En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Erdem Şenocak - İki Şafak Arasında

SİYAD En İyi Film Ödülü: Bembeyaz - Necip Çağhan Özdemir

Film-Yön En İyi Yönetmen Ödülü: Tayfun Pirselimoğlu - Kerr