Milliyet Sanat
Milliyet Sanat »Milliyet Kitap » » Erkek yazarların yapmadığını yapan kadın Annie Ernaux
Eylül 2022

Erkek yazarların yapmadığını yapan kadın Annie Ernaux

Çağdaş Fransız edebiyatının güçlü kalemlerinden Annie Ernaux’nun 1974 yılında yayımladığı ve Türkçeye henüz çevrilen romanı “Boş Dolaplar”, bu çağda hâlâ konuşmak zorunda bırakıldığımız kürtaj meselesine eğiliyor. Ernaux’nun yazdıklarının önemini son dönemde, başta Polonya ve Teksas’ta olanlarla birlikte, bir kez daha anlamışken “Boş Dolaplar”ın yayımlanması vesilesiyle de Ernaux’yu yakından tanıyalım istedik.
AYSEL KAYA
 
Hangi yaşta, sosyal statüde ve rutin yaşantıda olduğu fark etmeden herhangi bir kadın güne gözü-
nü şu haberle açabilir: “Macaristan’da kadınlara kürtajdan önce fetüsün kalp atışı dinletilecek. - Aşırı sağcı milletvekili Dora Duro, düzenlemenin en önemli savunucularından biriydi. 
 
Yüzyıllardır kürtaj bir kadın, daha doğrusu bir erkek gündemi. Seçimlerde ortalığın tozunu attırmak isteyen bir erkek politikacı, ilk olarak “mutlaka” düzenlenecek bir kürtaj yasası atar ortaya. Kanye West’i hatırlayın: Amerika Birleşik Devletleri’nde 2020 yılında yapılan başkanlık seçimlerinde adaylığını açıklayan rapçi, kampanyasının ilk mitinginde kürtaja karşı 1 milyon dolar teşvik önerisinde bulunmuştu. Gözyaşları içinde yaptığı açıklama ise şuydu: “Babam beni aldırtmak istemiş, beni annem kurtarmış. Babam çok meşgul olduğu için şu an dünyada bir Kanye West olmayacaktı.” Vaadi, ya açıkça kürtajı yasaklamak ya da yasal yolla ulaşıncaya kadar bu yola yüzlerce taş koymaktır: Kürtajın yasal sınırlarını hamileliğin fark edilmeyen ilk haftalarıyla kısıtlamak, kadın kaç yaşında olursa olsun eşine (kadın bekârsa vay haline!), babasına haber vermek, kürtaj yapmayı tercih eden doktorlar için bu
 
işlemi kariyeri zora sokan bir utanç meselesi haline getirmek, doğum kontrol yöntemlerinden yükle vergi almak… 
 
Saydıklarımız açıkça kürtaj olma hakkını kullanmak isteyen bir kadının önündeki engeller. Ya kürtajın tabu olduğu, tıbbi açıdan en sağlıklı olanının henüz var olmadığı zamanlar? Ya isteyerek hamile kalan kadının ismini aşağılamanın,dedikodularla hayatını yaşanmaz kılmanın en etkili doğum kontrol yöntemi olarak kullanıldığı zamanlar? (Ki bunun günümüzde geçerli olmadığını kim söyleyebilir?) 
 
Merdivenlerden yuvarlanmak (hatta çok yakın kız arkadaş tarafından bizzat merdivenlerden aşağı ittirilmek), ne üdüğü belirsiz bitki karışımları içmek… Bir genç kız cinselliği keşfettiği yaşlardan itibaren bu öğütleri ister istemez kesesine atar. Her bir öğüt tüyleri ürpertse bile… Bu öğütler hayat boyunca kesede durmak zorundadır. 
 
Belki de her genç kadın kesesinde bu öğütlerle yaşadığı için Lübnan asıllı Fransız yönetmen Audrey Diwan’ın filminde bayılanlar, dayanamayıp salonu terk edenler olduğu haberine göz devirdik ister istemez. Diwan geçtiğimiz sene Annie Ernaux’nun 2000 yılında kaleme aldığı “Kürtaj”ı (L’Événement) sinemaya uyarlamıştı. Merakla beklenen film, Ernaux’nun gençliğindeki kürtaj deneyimini aktarıyordu beyaz perdeye. Anne, Fransa’da kürtajın henüz yasal olmadığı ‘60’lı yılların başında, hamileliğini yasal olmayan yollarla sona erdirmeye çalışan bir genç kadındı. Edebiyat okuyordu, zekiydi, sınırları düzgün çekilmiş bir arkadaş çevresi, alnının akıyla geçinen işçi sınıfına mensup bir ailesi vardı. Ve Anne, rahmindeki fetüs güçlendikçe kaybediyordu. Bugün 82 yaşında olan Annie Ernaux’nun hayatıydı bu. 
 
UTANÇ VE ÖFKE
 
Ernaux 1940 Eylül’ünde, Lillebonne’da, işçi sınıfına mensup yoksul bir ailenin kızı olarak dünyaya gelmişti. Kendi  deyişiyle bir “savaş çocuğu”ydu. Çocukluğu Normandiya’nın küçük bir kasabası olan Yvetot’te geçti, ailesi bakkal işletiyordu. Gençliğinde Rouen ve Bordeaux üniversitelerinde edebiyat okudu, uzun yıllar boyunca da öğretmenlik yaptı. 
 
Yazının devamını Turkcell Dergilik uygulamasından okuyabilirsiniz.