İstanbul Şehir Tiyatroları'nda sahnelenen "Zengin Mutfağı", ikinci gecesinde kurt işareti yaparak oyunu kesen üç kadın seyircinin müdahalesine uğradı
ASU MARO

Türk tiyatrosunun öncü ismi Vasıf Öngören'in 1977 tarihli oyunu "Zengin Mutfağı", İstanbul Şehir Tiyatroları'ndaki ikinci gecesinde tatsız bir saldırıya sahne oldu. Yazarın kızı Aslı Öngören'in sahnelediği oyunun sonunda, Murat Garibağaoğlu'nun oynadığı aşçı Lütfü'nün faşizme sövdüğü bölümde üç kadın seyirci ayağa kalkıp bağırarak ve kurt işareti yaparak oyunu kestiler. Üç kişi, "Tanrı Türk'ü korusun" diye bağırıp salonu terk ederken, salondaki seyirciler de alkışlarla onları protesto etti. Seyirciler, oyun bittikten sonra da gitmeyip oyuncular servislerine binene kadar beklediler.

Olayı "Bir hayli duygusal bir reaksiyona benziyor" diye yorumlayan Aslı Öngören, "Bütün ülkücü camiaya bunu atfetmeyi yanlış bulurum" diyor. "Zengin Mutfağı", sağ-sol meselesine değil, emek - sermaye çatışmasına odaklanan, derdi ülkücüleri eleştirmek olmayan bir metin. Aslı Öngören o seyircilerin neden alındığını anlamadığını söylüyor: "Kışkırtıcı bir nitelik taşımıyor, tam tersine belki ülkücüleri de, o dönemin solcularını da, iç hesaplaşma yaşarak özeleştiri yapmaya çağırabilir. Çünkü asıl meselenin sağcılık solculuk değil, sermaye sahiplerinin çıkarları doğrultusunda bazı duyguların nasıl kullanıldığı olduğunu görmemizi sağlayan bir oyun. Kime hizmet ettiğimizi devamlı sorgulamamız gerektiğini söyleyen, bireye, insana saygı duyan bir metin."

Aslı Öngören, "Zengin Mutfağı"nın her görüşten insana başka bir bakış açısı kazandıracak bir metin olduğunu düşünüyor ve bu dönemde toplum olarak buna çok ihtiyacımız olduğunu... Metin, yıllardır Türkiye'nin dört bir yanında sahnelendi, Başar Sabuncu tarafından filme alındı. Üç seyircinin kızıp oyunu terk etmesine neden olan repliklerin sahibi Lütfü Usta'yı da filmde Şener Şen oynamıştı.
'Üretimlerinin başında olacaklarını, faşizme geçit vermeyeceklerini' açıklayan İstanbul Şehir Tiyatrosu Sanatçıları Derneği (İŞTİSAN) ise, ertesi akşam oyun saatinde Harbiye Muhsin Ertuğrul'un önünde nöbet tutmaya karar verdi.