Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sahne Sanatları » "Ters köşeleri kullanmayı seviyorum"

"Ters köşeleri kullanmayı seviyorum"

"Ters köşeleri kullanmayı seviyorum"21 Ocak 2019 - 01:01
Murat Daltaban'ın yönettiği, Zorlu PSM-Dot işbirliğiyle hazırlanan "Bırak İçeri Gireyim" 5 Şubat'ta prömiyer yapmaya hazırlanıyor. Biz de bu vesileyle oyunun müziklerini besteleyen Oğuz Kaplangı ile hem Bırak İçeri Gireyim hem de gelecek projelerini konuştuk.
İhsan Dindar - İstanbul
 
Bugüne kadar sizi Rebel Moves ve film müzikleriyle tanıdık, son dönemde de tiyatro yapımlarındaki bestelerinizle dikkat çekiyorsunuz.  Üstelik geçtiğimiz yıl, İskoçya Tiyatro Eleştirmenleri Ödülleri’nde “En İyi Müzik ve Ses” dalında ödül kazandınız. Nasıl bir deneyim bu?
 
Yaklaşık olarak 4-5 yıldır tiyatro müziği yapmaya ağırlık verdim diyebilirim. Birleşik Krallık genel olarak tiyatronun kalbinin attığı bir yer. Kültüründe önemli bir yer kaplıyor. Tiyatroya büyük önem verilen İskoçya’da “Rhinoceros” gibi önemli bir oyuna müzik yapmış olmam ve karşılığında da bu ödüle layık görülmem benim için büyük bir gurur ve başarı. “Rhinoceros” ilk olarak 2017 Edinburgh International Festival kapsamında EIF, Royal Lyceum Theatre ve DOT Tiyatro ortaklığıyla sahnelenmiş ardından Lyceum 2018 bahar sezonunda yer almıştı. Oyunumuzla yedi dalda aday gösterilip bunların dördünde ödül aldık. 
 
 
 
 
5 Şubat’ta Zorlu PSM’de prömiyeri gerçekleştirilecek olan Bırak İçeri Gireyim oyununun müziklerinin ortaya çıkış süreci nasıl gerçekleşti?
 
Teksti okuduktan sonra müzikle ve ses tasarımı ile ilgili kafamda birtakım fikirler oluşmaya başladı ve bunları yönetmen Murat Daltaban’la karşılıklı fikir alışverişi yaparak netleştirdik. Provalardan önce hazırlamam gereken parçalar vardı ve bu parçaları sahnede minimal bir yaklaşımla piyano, kontrbas, keman ve viola tarafından çalınacak şekilde besteledim. Piyanoda Yelda Özkurşun, kontrbas’da Alp Erdoğmuş, keman ve viola’da İdil Sezgin oyun için hazırladığım parçaları canlı olarak sahnede çalıyorlar. Oyunun atmosferini ve diğer müziklerini ise provalar sırasında sahnelere uygun olarak yaptım. Baştan sona oyuncularla beraber ilerleyen yer yer romantik, yer yer tedirgin eden bir müzik ortaya çıkmış oldu.
 
 
 
 
Korku ve gotik unsurları barındıran bir roman olan Bırak İçeri Gireyim, geçtiğimiz yıllarda sinemaya da uyarlanmıştı. Şimdi de tiyatro perdesine taşınıyor. Müziklerin bestelenmesi sırasında nelere dikkat ettiniz?
 
Çok sevdiğim kült bir film olduğu için konuyu ve karakterleri önceden biliyordum. Genelde piyanonun armoni ve melodileri üstlendiği, kontrbas, keman ve viyolanın hem kreşendoları üstlendiği hem de sert ve beklenmedik girişlerle melodileri sırtladığı bir müzik yazmaya çalıştım diyebilirim.
 
 
 
Bırak İçeri Gireyim 5 Şubat'ta seyirciyle buluşacak
 
 
Oyun için yaptığınız müziklerde izleyicide ağırlıklı olarak uyandırmak istediğiniz bir his oldu mu?
 
Oyun ilk bakışta bir vampir hikayesi olarak algılanıyor ve müzikte de bunun karşılığını bulacak. Ama aynı zamanda kendi içinde karmaşık pek çok hikayeyi barındırıyor. Murat’la provalardan önce müziğin tarzını belirlerken yaptığımız konuşmalarda oyundaki aşk hikayesini işlemeyi ve oyundaki hüzünlü romantizmi öne çıkarmaya karar verdik. 
 
 
 
 
Film müziği ve tiyatro için müzik bestelemek arasında ne gibi farklar var?
 
Film müziğinde senkrona bağlı çalışıyorsunuz ve müziğin kullanılış şekli daha farklı. Görüntü ve müzik birbiriyle uyum içinde oluyor. Bunu gözün gördüğünü kulağın da duymak istemesi olarak açabiliriz. Tiyatro müziğinde ise daha serbest düşünebiliyorsunuz. Ben mesela oyuna da bağlı olarak ters köşeleri, beklenmedik müzik yaklaşımlarını kullanmayı çok seviyorum.  Ayrıca tiyatro sahnesinde seyircinin görmediğini ses tasarımı ile yaratabilir, seyircinin hayalinde yeni ufuklar açabilirsiniz.
 
 
 
 
Tiyatro son dönemde bir ivme kazanmış durumda. Bundan sonra da farklı tiyatrolar için müzikler yapmaya devam edecek misiniz? 
 
Evet, tiyatro müziği yapmak benim için çok önemli ve büyük keyif alıyorum. Bir sene önce Edinburgh’a yerleştim ve burada ağırlıklı olarak tiyatro müziğine konsantre oldum diyebilirim. Sırada Royal Lyceum Theatre için müziklerini yapmakta olduğum “The Duchess of Malfi” var. Ardından Royal Shakespeare Company ve Traverse Theatre için yapacağım oyun müzikleri var. Bu oyunların üçü de bu sene Nisan Kasım ayları arasında Edinburgh, Glasgow, Londra ve Scarborough’da sahnelenecek.
 
 
 
 
Son olarak Rhinoceros için yaptığınız besteler sonrasında albüme dönüşmüştü. Benzeri bir durum bundan sonrası için de olabilir mi?
 
Tiyatro oyunları için yaptığım müziklerin albüme dönüşüp arşivde yer almasına önem veriyorum. 2018 yılında “Şafakta Buluş Benimle / Meet Me At Dawn” isimli DOT’da sahnelenen oyunun soundtrack albümü de dijital albüm olarak çıkmıştı. Aynı şekilde “Bırak İçeri Gireyim” için yaptığım müzikleri de albüm olarak yayınlamak istiyorum.
 
ihsan.dindar@milliyet.com.tr
http://instagram.com/ihsandinovski