Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Sahne Sanatları » Hurrem Sultan kapalı gişe!

Hurrem Sultan kapalı gişe!

Hurrem Sultan kapalı gişe!26 Ekim 2012 - 07:10
İDOB'un sahnelediği Hurrem Sultan balesi, bu sezonki 5 temsilini Süreyya Operası'nda kapalı gişe oynadı. Bale mayıs ayında tekrar sahneye konacak
SİBEL ERTÜRK KURTOĞLU (AA)

Osmanlı İmparatorluğu’nun en uzun süre tahtta kalan padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın Hurrem Sultan’a duyduğu aşkı ve o dönemi anlatan ”Muhteşem Yüzyıl” dizisi gibi ”Hurrem Sultan”ın balesi de vatandaşlar yoğun ilgi gördü. Kadıköy Süreyya Operası’nda ekim ayında 5 temsille sanatseverlerle buluşan ”Hurrem Sultan” balesi, mayıs ayında tekrar sahnelenecek.

İlk defa 1977’de bale sanatının duayenlerinden Oytun Turfanda’nın koreografisi ve Nevit Kodallı’nın bestesiyle Ankara Devlet Balesi tarafından sergilenen ”Hurrem Sultan” balesi, 35 yıl aradan sonra Deniz Olgay Yamanus ve Oktay Keresteci’nin sahnelemesi ile İstanbul seyircisinin karşısına çıktı.

İstanbul Devlet Opera ve Balesi, bu ay da geçen sezon ilk gösterimi yapılan, Osmanlı’nın derin ve hazin öyküsünü anlatan ”Hurrem Sultan” balesini, Oytun Turfanda’nın 10. ölüm yıl dönümü anısına yeniden seyirciyle buluşturdu.
Oytun Turfanda’ya ”saygı duruşu” niteliğinde sahnelenen ”Hurrem Sultan” balesinin, bu ay Kadıköy Süreyya Operası’nda gerçekleştirilen 5 temsili de kapalı gişe oynadı.

Türk balesinin yapı taşlarından olan ”Hurrem Sultan” balesini sahneye koyan Deniz Olgay Yamanus, AA muhabirine yaptığı açıklamada, okul arkadaşı olan ve uzun yıllar birlikte çalıştığı Oytun Turfanda’nın eserlerinin varisi olduğunu belirterek, ”Hatta bir dönem ’Hurrem Sultan’ balesinde ben Kanuni’nin ilk eşi Gülbahar’ı, Oytun Turfanda da Kanuni’yi oynadık. Esere karşı böyle bir duygusallığım da var” dedi.

”Hurrem Sultan” balesinin, ilk defa iki perdelik, Türk koreograf tarafından sahnelenen bir eser olduğunu belirten Yamanus, bestecisi Türk olan eserin bestecisi ile birlikte yapıldığını, yani müzik var olup üzerine bale yapılmadığını anlattı.

Eserin oluşturulmasının 4 sene sürdüğünü kaydeden Yamanus, ”Şu andaki orkestra şefi de merhum Nevin Kodallı’nın oğlu. Eseri, çocukları ve arkadaşları devam ettiriyor” dedi.

"İstanbul’da ilk kez 1990’da sahnelendi”

Atatürk Kültür Merkezi’nin restorasyona alınmasının ardından eserleri biraz daha küçük olan Süreyya Operası’nda sahnelemeye başladıklarını anlatan Yamanus, ”Bu nedenle eserleri orkestrasız, banttan oynuyoruz. Ama bu eserin banttan oynanmasını istemedim ve ilk kez cesaret edip orkestra ile oynamaya karar verdik” dedi.

”Bu konuda bir dizi de var, neden bu dönemde Hurrem Sultan?” sorusu üzerine Yamanus, Oytun Turfanda’nın ölümünün 10. yılında onun anısına bir eser sahnelemek istediklerini ifade ederek, Turfanda’nın uzun yıllardır sahnelenmeyen ”Hurrem Sultan” eserini seyirciyle buluşturmaya karar verdiklerini anlattı.
”Hurrem Sultan”ın İstanbul’da ilk 1990 yılında sahnelendiğini belirten Yamanus, eserin konusunu şöyle özetledi:

"Kanuni Sultan Süleyman’ın tahta çıkışı, ilk eşinden Mustafa’nın doğması, Mustafa’nın küçüklüğü, büyümesi, Hurrem Sultan’ın haremden seçilmesi, Kanuni’ye sunulması, birbirlerine aşık olmaları, birtakım entrikalarla Hurrem Sultan’ın çocuklarını tahta çıkarmak için Mustafa’yı öldürtmesi ve Kanuni’nin savaş kararları ve hayatının devam etmesi. Bu arada hoş bir sahne vardır. Kanuni döneminde halkın çok mutlu olduğunu anlatan büyük bir sahne var. Tamamen etnik, folklara dayalı bir sahnedir. Dansçılar tarafından bale ile karışık olarak sahnelenen bir eserdir.”

"Bodrum Bale Festivali’nden davet aldık”

Deniz Yamanus, bu dönemde Kanuni Sultan Süleyman dönemini konu alan ”Muhteşem Yüzyıl” dizisinin de yayında olmasının avantajını yaşadıklarını belirterek, ”Herkesin merak ettiği bir hikaye. İlk başta diziyle aynı dönemde olmasından endişelenmiştim ama dizinin de kaliteli olmasının getirdiği bir avantaj var. Dizi çok güzel, sadece ismini yanlış buluyorum. ’Muhteşem Yüzyıl’ diyorsunuz ama yüzyılı değil, saray hayatını anlatıyor, saray içindeki entrikalar anlatılıyor. Dizi çok kaliteli, çok iyi, oyuncular, senaryo, dekor, kostüm olağanüstü” diye konuştu.
Serdar Başbuğ’un hem dizinin hem de balenin kostümlerini hazırladığını ifade eden Yamanus, ”Serdar Başbuğ ile 10 senedir tanışıyorum. Hurrem Sultan’ı 4 kez sahneledim, tüm kostümlerini Serdar Başbuğ yaptı” dedi.

Balenin sadece Süreyya Operası’nda sahnelendiğini anlatan Yamanus, ”En büyük hayalim, balenin Topkapı Sarayı’nda oynamasıdır. Geçen sene girişimlerde bulunduk ama bazı nedenlerde oynayamadık ama bu yıl oynamayı düşünüyoruz” ifadesini kullandı.

Bodrum Bale Festivali’nin açılışına davet edildiklerini, Aspendos Opera ve Bale Festivali’ne katılmak istediklerini dile getiren Yamanus, eserin mayıs ayında tekrar sahneleneceğini bildirdi.