Milliyet Sanat
Milliyet Sanat » Haberler » Plastik Sanatlar » İmece usulü bir bienal: Sinopale

İmece usulü bir bienal: Sinopale

İmece usulü bir bienal: Sinopale17 Ağustos 2017 - 10:08
Sinopale, bir kenti kendisi için çözümler üretmek konusunda düşündüren, kalıcılığı hedefleyen bir bienal. Bu yıl sergi kısmıyla ziyaretçileri ağırlayacak 'imece bienali' yaratıcılarından Melih Görgün'den dinledik. Röportajın tamamı Milliyet Sanat dergisinin Ağustos sayısında okunabilir
YAĞMUR YILDIRIM
 
12 yıl önce 'geleceği için kaygılı olan kentin, kendisi için fikir üretmesi' düşüncesiyle yola çıkan Uluslararası Sinop Bienali Sinopale, bugün esnaftan öğrenciye tüm kentlinin ve uluslararası geniş bir katılımcı ekibin emek verdiği, yaratıcı enerjisi ve kolektif heyecanı ile ışık saçan bir girişim. Bu ay başlayan 6. Sinopale, 'Transposition/Aktarım' kavramı çerçevesinde sergiler, atölyeler, seminerler, söyleşiler, performans ve film gösterilerine ev sahipliği yapacak, şehrin pek çok önemli mekânına yayılacak. Ana sergisi, geçtiğimiz yaz ülke gündemi sebebiyle bu seneye ertelenen ve 17 Eylül'e dek sürecek Sinopale’yi, küratörlerinden ve yaratıcılarından Prof. Dr. Melih Görgün’e sorduk. 
 
Melih Görgün.
 
Uluslararası Sinop Bienali, 'paylaşıma dayalı bir sanat üretimi' modelini benimsiyor ve Sinopluların da aktif katılımıyla 12 yıldır gerçekleşiyor. Sinopale’nin yapısından biraz bahsedebilir misiniz?
 
Sinopale, 2005'den beri Sinop gibi küçük bir Anadolu şehrinde gerçekleştirilen uluslararası bir sanat bienali. Bu projenin başarılı ve sürdürülebilir olması adına, kullanılan metodun da Anadolu’nun kendine özgü bir çalışma biçimi olması gerektiğini düşündük. Bu yüzden bu projede 'imece'nin bir metodoloji olarak kullanılmasına ve tamamıyla 'katılımcılık' fikrinin ele alınmasına gayret ettik. Sergilerimizde 'beyaz küp' mekânlardan ziyade, hâlihazırda kullanılmayan ancak Sinop tarihinde 'bir değer oluşturan', yerlerin yeniden ele alınarak kullanıma sunulması, kentlilerin sürece katılımını ön planda tutan bir sanatsal üretim süreci Sinopale’nin belirtmemiz gereken ilkeleri. Yani katılımcılık, işbirliği, değerlerin farkına varmak ve bağlamında bir üretim bizim olmazsa olmazlarımız.
 
Bienal bu yıl hangi mekânlara yerleşecek?
 
Bienal bu yıl Avrupa Kültür Derneği ve Sinop Sürdürülebilir Kalkınma Derneği organizasyonuyla ve Sinop Belediyesi işbirliğiyle düzenlenecek. Bienalin sergi mekânları Eski Buzhane Binası, Sinop Hal Buluşma Merkezi, Dr. Rıza Nur Halk Kütüphanesi, Mimarlar Odası, Arkeoloji Müzesi, Etnografya Müzesi, Eski Cam Fabrikası ile şehir merkezi ve ilçelerdeki kamusal alanlar olacak.
 
 
“Şehri için bir şeyler yapmak isteyen biri” olarak 2005 yılında başlamasına önayak olduğunuz Sinopale’nin, geçmişinden şimdisine evrimini nasıl görüyorsunuz?
 
2005 yılında bir avuç sanatsever olarak başlattığımız bu projenin, şimdi 12. yılını gerçekleştiriyoruz. Tüm bu süreçte en çarpıcı gelişme elbette halkın katılımında görüldü. Sinopale, her yıl daha da artan sayıda ve boyutta gönüllüye ve desteğe kavuştu. En güzeli de Sinopale’nin çocuk atölyelerinde ve etkinliklerinde katılımcı olarak yer alan çocuklarımızın ve gençlerimizin, etkinliğe sahip çıkması ve şimdi Sinopale’nin organizasyonu için çalışan gönüllüler olmaları. Diğer yandan, Sinopale ilk yılından beri devam ettirdiği imece usulü sanat üretimini geçtiğimiz yıllarda daha da pekiştirdi ve Sinop’ta, Sinop’un imkânlarını kullanarak, Sinop insanları ile işbirliği içinde ve Sinop’un değerlerine katkı sağlamak adına eserler geliştirilmesine önayak oldu.