Kitapları kütüphanenize hapsetmeyin!
07 Temmuz 2014 - 11:07Kitap kurdu iki arkadaşın başlattığı 'Bookserf' platformunda okurlar kütüphanelerini internet üzerinden birbirlerine sunuyor, isteyen okur beğendiği kitabı ödünç alıyor
ÖZGE KARA
Kitapları çok seven iki arkadaş Erbil Sivaslıoğlu ve Kerem Güneş. İkili Koç Üniversitesi’nde Endüstri Mühendisliği okurken tanışmış. Kerem burayı bırakıp çok sevdiği edebiyata daha yakın olmak adına Bilgi Üniversitesi’nde Karşılaştırmalı Edebiyat okumaya başlamış. Erbil ise mezun olduktan sonra Londra’da grafik tasarım üzerine yoğunlaşmış. Yolları farklı alanlara ayrılan iki arkadaş, vazgeçemedikleri kitap sevgileri sayesinde bugünlerde tekrar aynı çatı altında. İkili, paylaşım kültürüne bambaşka bir boyut kazandıran bir projeyle çıkıyor karşımıza: Bookserf.
Erbil Sivaslıoğlu ve Kerem Güneş, Bookserf'ün fikir babaları.
Peki nedir bu Bookserf? Özünde bir kitap paylaşım platformu. Erbil ve Kerem, kütüphanelerinde yıllarca dokunulmadan öylece duran kitapları paylaşıma açarak özgürleştirmek istemiş ve bookserf.com’u kurmuş. Geçtiğimiz Kasım ayından bu yana aktif olan site, insanların kütüphanelerinden en sevdikleri kitapları seçerek başkalarının okumalarına açtığı bir platforma dönüşmüş durumda. Paylaşım prosedürü ise oldukça kolay ve interaktif. Sitede yalnızca fotoğraflarına ve paylaşımcıların hakkında yazdığı yorumlara ulaşabileceğiniz kitapların bir listesi mevcut. Bu listeden dilediğiniz bir kitabı okumak için talebinizi mesaj olarak kitap sahibine iletiyorsunuz. Kitabı ödünç almak için de iki tarafa da uyacak bir zamanda bir araya geliyorsunuz. İki hafta sonra kitabı yine aynı şekilde iade ediyorsunuz. Erişmesi zor kitapların paylaşılmasına zemin hazırlamanın yanı sıra Bookserf’ün sosyal bir yönü de var. Nitekim bu paylaşım, ortak ilgi alanınız olan kitap sayesinde belki tekrar görüşmek isteyeceğiniz bir arkadaş edinme fırsatı da veriyor. Kerem’in de dediği gibi “hem kitabı özgür bırakan hem de insanları bir araya getiren bir platform Bookserf.”
150 kişi zincirin parçası
Bookserf’ün henüz 15 paylaşımcısı var. Şimdiye kadar yaklaşık 150 kişi de kitapları ödünç alarak bu zincirin bir parçası olmuş. Görünürlüğü her geçen gün biraz daha artan projenin katılımcı sayısı da paralel olarak artıyor. Kitap seçiminde gözettikleri tek koşul ise paylaşılacak kitapların yabancı dilde olması. Kerem ve Erbil için bu kriterin iki nedeni var. Öncelikle yabancı kitapların çok pahalı ve zor bulunur olmalarına değiniyor ikili. Diğer sebebini ise Kerem şu sözlerle açıklıyor: “Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de basılı kitap sayısı ve satışları gittikçe azalıyor. Bu da bu kitapların çıkmasında emek veren bir sürü yaratıcı insanın hayatını zorlaştırıyor. Yazar olmak ya da kitap tasarımcısı olmak isteyen insanların inisiyatifleri azalıyor. Bizim amacımız insanları bulunduğu ülkede yerli dilde kitapları satın almaya teşvik etmek.” Sizin de kütüphanenizde en az sekiz adet yabancı dil kitap varsa paylaşımcı olmak için hiçbir engeliniz yok demektir.
Erbil ve Kerem, projeyi ilerleyen aylarda Türkiye’de İzmir, Ankara, Eskişehir; dünyada ise New York, Londra, Berlin ve Dubai olmak üzere pek çok noktaya taşımayı planlıyor. İkili, ‘Bookserf’çü olmanın en önemli koşulunu kitaplarla duygusal bir bağa sahip olmak şeklinde özetliyor ve “bu benimdir” deyip sahiplenmektense paylaşıma açık olan herkesi aralarına davet ediyor.