GÜLDEN ÖKTEM

 

Geçtiğimiz cumartesi günü kapılarını açan İstanbul Kitap Fuarı'na Wattpad yazarları damgasını vurdu. Hem mobil uygulaması hem de web sayfası ile amatör yazarları okurlarıyla bir araya getiren bu platform üzerinden hikayesini yazan Büşra Yılmaz'ın romanı '4N1K'nın hafta sonu yapılan imza gününde izdiham yaşandı. Türkiye'deki Justin Bieber çılgınlığının yerini alan Wattpad yazarlarından Büşra Yılmaz'ın kitabı 100 binin üzerinde sattı. Annesi ev kadını, babası memur olan Büşra Yılmaz Düzce Üniversitesi'nde Sosyal Hizmetler bölümünde okuyor. İkinci kitabını yazmaya başlayan Yılmaz, telefonla aradığımızda otobüsle okuldan eve dönüyordu. Düzce'de hayatının şöhretinden etkilenmediğini söyleyen Büşra Yılmaz ile fuardaki izdihamı ve romanını konuştuk...

 

 

Ben de bilmiyordum fuara o kadar çok okurun geleceğini ve böylesine bir okur kitlem olduğunu. Bana göre 300 - 400'e yakın kişi gelir diyordum. 3 - 4 saat içinde de bitiririz demiştik hatta imza gününü. Saat 11.00'de fuar alanına gidince, uzun bir kuyruk olduğunu gördüm. İlk şoku orada yaşadım. İmzaya başlayınca da ilk dakikalardan itibaren sorunlar çıkmaya başladı.

 

 

Okurlarım mekana sığmadı ve kuyruk salondan taştı. Ama tüm bunlara rağmen bir saate yakın imza verdim. Sonra, güvenlik görevlileri gelip arkada izdiham çıktığını, bayılanlar olduğunu ve hatta birkaç kişinin burnunun kanadığını söyledi. İtilip kakılmalar da olunca imzanın durması gerektiğine dair bilgi verdiler. İzmir'den, Ankara'dan, yurt dışından gelen okurlarım olduğunu biliyordum ve imzayı bitirmek istemedim. Yüksek bir platforma çıkıp megafonla sesimi duyurma çalıştım ama pek başarılı olamadım. Beni görünce, ortalık daha da karıştı. Dolayısıyla apar topar alandan çıkarılmak zorunda kaldım. Ben alandan ayrılınca, okurlardan bazıları Epsilon Yayınları'ndaki stantda duran kitapları yerlere atmaya başlamışlar. Ben de geri dönmeyi çok istiyordum, yayıncım ve fuar yetkilileri daha sakin bir salonda imzaya devam etmemiz için organize oldular.

 

 

Evet, fuar alanında daha sakin bir yerde bir platform hazırlanmış. 10'ar kişilik gruplar halinde okurlar içeri girdi ve kitaplarını imzaladım. Toplam 7 saat boyunca kitap imzaladım.

 

 

Ben tek değilim aslında, Wattpad'de kitaplarını yazan ve benden daha çok tanınan ve okunan insanlar var. Ama bizim aramızda bir iletişimin olduğunu düşünüyorum.

 

 

İlk etapta aslında Wattpad çevresinde tanınma süreci yaşadım. Okurlar daha sonra Wattpad'de okuduklarıyla yetinmedi ve Twitter'da, Instagram'da da takip etmeye başladılar. Facebook'ta birçok gruplar kuruldu adıma. Ben onlarla bu süreçte sohbet ettim ve sonrasında sanırım onlara bir yazar gibi değil de, bir abla gibi gelmeye başladım. Tavsiyeler vermeye başladım.

 

 

Bir idolleşme durumu var. Ben çok sevmiyorum "idol", "fan" gibi şeyleri. Kendime yazar bile demiyorum. Kendi çapında hobileri olan ve yazılar yazan biriyim sadece. Aslında bu idolleşme durumunu fark ettikten sonra okurlarıma sosyal medya üzerinden tavsiyeler vermeye başladım ve güzel de karşılık gördüm.

 

 

Pozitif enerji vermek istiyorum okurlarıma. Gençler arasında bir karamsarlık durumu söz konusu ve onların da hoşuna gidiyor bu. Ama ben de aksini düşünüyorum; herkes pozitif olsun ve gençliklerinin tadını çıkarsın istiyorum. '4N1K'da da bu böyle.

 

 

Aslında 21. yaş günümde girdiğim bir depresyon sonucu Wattpad'i keşfettim.

 

 

Senarist olmak istiyordum ve birilerine senaryolarımı ulaştırmak istiyordum. Ama bir türlü bu konuda başarılı olamadım. Umutlarım kırıldı, "20'yi de geçtim arık, ne yapacağım," diye düşünüyordum. Bir arkadaşım bana Wattpad'den söz etti. "Oraya bir şeyler yaz, kafanı dağıtırsın," dedi. İlk aklıma gelen konuları paldır küldür yazmaya başladım. Bir günce, blog yazısı gibi başladım. Sadece kendimi mutlu etmek adına çıktım yola. Her gün yorumları takip etmek, yazmak, takipçilerle bir arada olmak hoşuma gidiyordu.

 

 

Hiç takipçim yoktu neredeyse başlarda. Bir ay olmuştu üye olalı ama daha 100 yorum almıştım. Ama '4N1K' bir anda patladı diyebilirim. Sonlara doğru bölüm başı 20 bin yorum geliyordu. Totalde 300 bin yoruma çıktı. Beğeni butonu var Wattpad'de, 1 milyonu aştı hikayemi beğenenlerin sayısı.

 

 

Aslında bana "Hangi yönetmenleri seviyorsunuz?" deseniz yüzlerce isim sayarım ama kitap konusunda aynı şey geçerli değil. Polisiye ve kriminal kitaplar dışında çok okumuyorum. Türkiye'de idol olarak gördüğüm Prof. Dr. Sevil Atasoy var, onun kitaplarını ve yazılarını takip ediyorum. Gülse Birsel'i çok seviyorum çünkü hem senarist hem yazar. 'Sherlock Holmes'ün yazarı Conan Doyle benim için çok önemli. 

 

 

 

Çok absürt bir konusu yoksa ve etik kuralları da çiğnemiyorsa, belli başlı yayınevleriyle iletişime geçip bastırabilirsiniz kitabınızı. Ben de ilk değilim ve ilk çok satan da değilim. Onlara geldiği gibi bana da birkaç yayınevinden teklif geldi ve Epsilon ile ilerlemeye karar verdik.

 

 

Hayır kendim yaptım her şeyi.

 

 

Ben ilk kitap çıkaracağım haberini verdiğimde, "Aaa Büşra yine bir şeyler yapıyor," dediler. Çünkü küçüklüğümden beri yazmaya meraklı olduğumu bildikleri için pek şaşırmadılar aslında. Kitap ilgi gördükten sonra hem şaşırdılar hem de sevindiler. 

 

 

Büşra Yılmaz'ın ilk romanı olan '4N1K', Yaprak isimli başkarakterin Ali, Oğuz, Gökhan ve Sinan isimli dört arakdaşıyla olan dostluğunu konu alıyor. En yakın arkadaşları erkekler olan Yaprak'ın aşka inancı olmasa da, birgün âşık oluyor ve sonrasında olaylar değişiyor.